PARA OYUN/ ALİ EFE İRALI Geride bırakmakta olduğumuz yıl, perakende firmaları için küresel daralmaya rağmen nispeten olumlu sinyallerin alındığı bir süreç gösterdi. Özellikle bulut teknolojileriyle birlikte kendisine yeni yayılım alanları oluşturmaya çalışan firmalar, oyun etrafında bir pozisyon almaya başladılar. Samsung da bunlardan biri. Temmuz ayında Gaming Hub ile birlikte Xbox gibi pek çok konsol platformunun, Samsung Smart TV’lerde destekleneceğine yönelik yapılan duyuru, rekabetin nasıl şekilleneceğine yönelik de sinyaller vermişti. Tam bu sırada, aynı anda 4K çözünürlükteki oyuncu monitörleriyle de pazardaki etkinin büyütülmesine yönelik iki bir hamle yapmışlardır. Görünen o ki, Samsung 2022’yi kapatırken oyun sektöründeki odağını korumayı sürdürüyor.

SAMSUNG-QUALCOMM İŞ BİRLİĞİ

Günlerdir bu konu üzerinde düşünüyorum. Konuyu sadece bir teknoloji devleri ortaklığı olarak yorumlamanın çok doğru olmadığı kanaatine vardım. Yıllardır NVIDIA ve AMD üzerinden masaüstü bilgisayar platformlarında gördüğümüz iş birliğinin taşınabilir ortamda oyun için dile getirilmesi bundan çok daha fazlası. Yöndeşme dediğimiz, sektör paydaşlarının yenilikleri kendi bünyelerine katarak benzer noktalara ulaşma gayretinin elle tutulur; gözle görülür örneği bu değildir de nedir? Taşınabilir cihazlar için işlemci üretimiyle bilinen dev Qualcomm, yılların e-spor organizasyon devi DreamHack’in Eletronic Sports League (ESL) yapısıyla birlikte bir e-spor turnuvası düzenliyor. Zamanında AMIGA gibi platformlar için yapılan ardından Quake’lerin Counter Strike’ların peşi sıra geldiği en önemli etkinliklerden biri olan bu yapının tüm oyuncu kitlelerinde ayrı bir önemi var. Özellikle de benim kuşağım olarak tabir edebileceğim Z öncesi nesillerin. Qualcomm ise markası Snapdragon ile sürece dahil olarak taşınabilir cihazlar için olan turnuvaların yeni adresini belirlemiş durumda. Snapdragon Pro Series ismindeki organizasyonlar için de, teknoloji devi Samsung ile iş birliğine gidilmiş. Yani masaüstünde yapılan çalışmaların bir benzer oluşumunun giderek taşınabilir tarafa kanalize edilen süreçlerde de görmeye başladığımızı söylemek mümkün. Bunu iki farklı biçimde yorumlayabiliriz. Birincisi, Samsung’un tutundurma faaliyeti olarak oyuncu ekranlarıyla birlikte telefonlarına yönelik girişimlerini sürdüreceğine yönelik gelen sinyal. İkincisiyse, telefonlardaki e-spor organizasyonlarının gelişimine yönelik geçtiğimiz sene yaptığımız öngörülerin gerçeğe dönüşmesi. Bu gerçeklik bağlamında, alternatif bir üretim mekanizması inşası ve telefonların pazarlanması esnasında kilit önem oluşturacak yepyeni bir döneme girildiğini artık kabul etmemiz lazım. Diğer yandan, Galaxy Book serisine de sahip olan Samsung’un ürün gamına baktığımızda ilgili dizüstü bilgisayarlarda oyuna odaklı bir hedefi pek gözetmediğini de anlıyoruz. Yani bu noktada sanki tekerleği yeniden keşfetmek yerine, niş ve oligopol yapıda daha güçlü olduğunu düşündüğü bir pazarda hakimiyet kurma isteğinin açık edildiği anlaşılıyor. Bu ne kadar daha Samsung’u oyun sektöründeki tutundurma faaliyetleri açısından destekler söylemek güç. Ancak özellikle bulut yatırımları bağlamında baktığımızda, hedefin kısa sürede vazgeçilecek aksiyonlardan oluşmadığı da görülüyor. Şöyle bir dönüp baktığımızda bahsettiğim dizüstü pazarında farklı firmaların yer alıyor oluşu da belki böylesine bir hamleyi zorunlu kılabilir.

LENOVO’NUN CHROMEBOOK OYUN BİLGİSAYARI

Lenovo da oyun sektöründe kendi konumlandırması noktasında farklı arayışları olan bir başka dev. Chromebook gibi bir gerçeğin oyun pazarını yavaş yavaş etkilemeye başlayabileceği sinyallerini görmemizi sağlayan firma, dizüstü rekabetinin farklı noktalara itileceği hissiyatını kuvvetlendiriyor. Örneğin, geçtiğimiz aylarda Lenovo, Ideapad Gaming Chromebook üzerinden, Chrome OS’u ön plana çıkaran oyun bilgisayarını tanıtmış ve satın alımlarda NVIDIA GeForce Now ve Amazon Luna+ üyelikleri sunduğunu duyurmuştu. Alt alta koyup sıraladığımızda bunların aslında oyun dünyası için çok önemli gelişmeler olduğunu anlamamız mümkün. Özellikle işletim sistemi ve donanımdan yavaş yavaş bağımsız hale gelmeye başlayan teknoloji ürünlerinin, kendi tutundurma ve pazar payı hamlelerini oyundan yana yapıyor olmaları, bambaşka bir boyutu işaret ediyor. Bu konuyu önümüzdeki haftalarda biraz daha derinlemesine inceleyeceğiz…