İzlanda’nın güneyinde bulunan liman şehri Grindavik’in halkı, haftalardır yaşanmış olan volkanik hareketlilik yüzünden diken üstünde…

Bilim adamları, son olarak 14 Ocak günü yaşanmış olan ve Grindavik’te fazlaca sayıda konutu yutan lav püskürmelerinin, ülkenin altından geçen ve asırlardır uyumakta olan bir fay hattının canlandığına işaret bulunduğunu söylemiş oldu.

Grindavik, Aralık ayından bu yana devam eden volkanik hareketlilik sebebiyle birkaç hafta ilkin büyük oranda tahliye edilmişti. Alınan önlemler ve püskürmelerin fazla büyük olmaması, can ve mal kaybının sınırı olan olmasını sağlamış oldu.

İzlanda iki tektonik plakayı ayıran çatlağın üstünde

Bir ada ülkesi olan İzlanda, Avrasya ve Şimal ABD tektonik plakalarını ayıran Atlantik Ortası Sırtı’nın tam üstünde yer ediniyor.

14 Ocak günü meydana gelen püskürme, Reykjanes Yarımadası’nda 3 yıldan azca süre içinde yaşanmış olan 5’inci büyük volkanik patlama oldu. Yarımadada aşağı yukarı 800 senedir bir hareketlilik yaşanmadığını düşündüğümüzde bu durumun önemi daha net anlaşılıyor.

Fransa’da bulunan Institut de Physique du Globe de Paris’de volkanoloji uzmanı olarak vazife icra eden Patrick Allard, AFP’ye yapmış olduğu açıklamada, “Sekiz asırlık göreceli bir aranın ve yüzey faaliyetlerindeki mutlak kesintinin peşinden, plaka ayrılmasında yeni bir aşamaya girdik. Bu süreç senelerce hatta on senelerce sürebilir” dedi.

Magma yüzeye fazlaca yakın

Peş peşe yaşanmış olan püskürmelerin ilki Mart 2021’de meydana geldi. Allard, bu tarihten ilkin bile zeminde bozulmalar gözlemlediklerini, derinlerdeki magmanın yükselmeye başladığını ve yüzeyin 3 ila 10 kilometre altındaki bir bölgeye sızdığını söylemiş oldu.

Bu magma birikintisinin yer kabuğunun çatlaklarından yüzeye ulaşmasıyla da püskürmeler başladı.

Hem geçen ay hem de 14 Ocak’ta meydana gelen son iki püskürme oldukça kısa süreli oldu ve öncesinde fazlaca fazla sismik etkinlik yaşanmadı. Allard, “Bu durum bizlere magmanın yüzeye fazlaca yakın ve püskürmeye hazır bulunduğunu gösteriyor. İzlanda’nın altındaki fay hattı civarlarında yer kabuğunun ince olması magmanın basıncının boşalmasını kolaylaştıracak. Sadece yüzeye ulaşacak miktarın fazlaca büyük olması beklenmiyor” dedi.

Enerji santrali ve kaplıcalar tehlikede

Öte taraftan bu duyarlı fay hattının konumu başka sorunlara da hamile.

Yakınlarda bulunan Svartsengi Jeotermal Enerji Santrali, Reykjanes Yarımadası’nın 30.000 sakini bir başka deyişle İzlanda nüfusunun onda biri için elektrik ve su sağlıyor. Fay bu santral için bir tehdit oluşturuyor.

Püskürmeler sebebiyle Grindavik civarlarında jeotermal kaplıcalarıyla malum popüler bir gezgin destinasyonu olan Mavi Lagün’ün kapatılması da gündemde.

Allard, Grindavik’in 800 yıl ilkin püskürmüş lavların üstüne kurulmuş bulunduğunu hatırlatarak, “Hangi mantıkla böyle bir durum yapılmış bilmiyorum” dedi.

Tabiatın bir sonraki püskürme öncesi fazlaca fazla uyarı vermeyebileceğini de sözlerine ekleyen Allard, “Son iki püskürmeden evvel bir tek birkaç saatlik eleştiri sismik etkinlik yaşandı” dedi.

Eyjafjallajokull kadar büyük olur mu?

Öte taraftan su altında bir püskürme yaşanması ihtimali de var. Bunun olması durumunda bir patlama yaşanabilir ve atmosfere büyük oranda volkanik kül saçılabilir.

2010 senesinde benzer bir durum yaşanmış Eyjafjallajökull yanardağının püskürttüğü küller küresel bir kaosa yol açmıştı. Avrupa rotasını kullanan 100.000 kadar uçuş iptal olmuş 10 milyondan fazla yolcu günlerce havalimanlarında mahsur kalmıştı.

Sadece uzmanlar böylesi büyük bir olayın Reykjanes Yarımadası’nda meydana gelmesinin düşük küçük bir ihtimal olduğu görüşünde.


AFP’nin haberini Sevin Turan Türkçeleştirdi. Fotoğraflar: AFP/Getty Images.