ONURCAN BAL/ Şubat ayının son haftasında ABD’de 2023/4Ç’e ilişkin gelişme verisi ile Fed’in yakından takip etmiş olduğu çekirdek PCE (kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi) rakamı açıklandı. 2023/4Ç’e ilişkin ilk okumada yıllıklandırılmış bazda yüzde 3.3 açıklanan gelişme verisi ikinci okumada yüzde 3,2’ye aşağı yönlü revize edildi. ABD ekonomisi, geçen senenin ilk çeyreğinde yüzde 2,2, ikinci çeyreğinde yüzde 2,1 ve üçüncü çeyrekte yüzde 4,9 büyümü kaydetmişti. Son çeyrek rakamıyla beraber nihai veri olmasa da 2023 yılı gelişme rakamı yüzde 2,5 olarak hesaplandı. Fed’in faiz artırımlarının gecikmeli etkisiyle önümüzdeki çeyreklerde yavaşlamanın beklendiği ABD ekonomisinin 2024 yılını resesyona girmeden yumuşak bir iniş ile tamamlayacağına ilişkin beklentiler piyasalardaki ana senaryo olarak korunuyor. Geçen hafta perşembe günü açıklanan ve haftanın en mühim veri akışını oluşturan çekirdek PCE rakamı aylık bazda yüzde 0,4 oranında artış kaydetti ve senelik bazda yüzde 2,9’dan yüzde 2,8’e geriledi. Ocak ayı enflasyon rakamlarının beklentilerin üstünde gelmesinin peşinden PCE verisinin de yukarı yönlü bir sürpriz yapmasından kaygı edilirken, açıklanan veri piyasadaki beklentiler paralelinde geldi. Veri sonrasında yukarı yönlü bir sürpriz görülmemesine bağlı olarak haftanın ilk yarısında zayıf bir görünüm ortaya koyan küresel piyasalarda toparlanma çabası güç kazanmıştır. Yeni ayda ise ABD’de ziraat dışı istihdam sayıları piyasalar tarafınca yakından izlenecektir. Hatırlanacağı suretiyle ocak ayı ziraat dışı istihdam verisi 185 bin olan piyasa beklentisinin oldukça üstünde 353 bin olarak açıklanmış ve aralık ayı verisi de yukarı yönlü revize edilmişti. İstihdam piyasasında bir miktar soğuma görülse de halen daha kuvvetli görünüm korunmaya devam ederken, son dönemdeki yukarı yönlü sürprizlerin peşinden şubat ayı verisi Fed’e ilişkin beklentiler ve küresel risk iştahının seyri üstünde belirleyici olacaktır. 8 Mart’ta açıklanacak ziraat dışı istihdam verisi öncesinde ise 6 – 7 Mart tarihlerinde Fed Başkanı Powell’ın ABD Temsilciler Meclisi ve ABD Senato’sunda gerçekleştireceği Para Politikası Sömestr Sunumu yakından izlenecektir. Powell’ın vereceği mesajlarda son dönemde ortaya koyduğu davranışlarında ölçülü duruşu destekleyecek ifadelerin yer alacağını düşünüyoruz. Powell’ın yapacağı vurgular küresel çapta fiyatlamalar üstünde etkili olacaktır.

AVRUPA MERKEZ BANKASI’NDAN FAİZ DEĞİŞİMİ BEKLENMİYOR

Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) 7 Mart Perşembe günü gerçekleşecek toplantısı yeni ayın ilk mühim merkez bankası toplantısı olarak izlenecektir. Son haftalarda ECB üyelerinin açıklamalarında erken bir faiz indiriminin risklerine meydana getirilen vurgular ve faiz indirimleri için yaz aylarının daha uygun olacağına ilişkin yönlendirmeler öne çıkıyor. Euro Bölgesi’nde cuma günü açıklanan şubat ayı öncü TÜFE verisi senelik bazda yüzde 2,8’den yüzde 2,6 seviyesine ve çekirdek TÜFE de yüzde 3,3’ten yüzde 3,1 seviyesine geriledi. Piyasa beklentilerine kıyasla daha azca bir düşüş gösteren öncü TÜFE rakamı da davranışlarında ölçülü bir duruş ortaya koyan ECB üyelerini destekledi. Toparlayacak olursak, ECB’nin mart ayı toplantısında faiz oranlarında bir değişiklik beklenmezken, toplantı sonrasında ECB Başkanı Lagarde’ın açıklamaları mühim olacaktır. Piyasalardaki genel beklenti ise ECB’nin ilk faiz indirimine 2024 Haziran’da gideceği yönünde şekilleniyor.

FED’İN MART AYI TOPLANTISI KRİTİK

ABD’de son dönemde kuvvetli gelen ekonomik veriler, istihdam piyasasının enerjisini koruması, ocak ayı enflasyon rakamlarının beklentilerin üstünde gelmesi ve Fed üyelerinden gelen davranışlarında ölçülü açıklamaların etkisiyle 2024 başından bu yana Fed’e ilişkin faiz indirim iyimserliğinin azaldığı bir süreç takip ediliyor. Geçen senenin son çeyreğinde aşırıya kaçan faiz indirim iyimserliğinin yaşanmış olan gelişmelerle beraber Fed’in yönlendirmesine yakınsadığı görülürken, piyasalar halihazırda mart ve mayıs ayında faizlerin durağan(durgun) tutulacağını ve ilk faiz indiriminin yüzde 65 civarında bir ihtimalle 2024 Haziran’da yapılacağını fiyatlıyor. Yıl başlangıcında 2024 yılı için 150 baz puan faiz indirimi öngören piyasalar mevcut durumda 75 baz puanlık bir faiz indirimini fiyatlıyor. Fed’in 20 Mart’ta gerçekleşecek toplantısı piyasalar açısından tehlikeli sonuç önemde olacaktır. Faiz oranlarında bir değişiklik beklenmese de karar metnindeki yönlendirmeler, Fed’in geçen yıl minik orta ölçekli bankalarda yaşanmış olan problemler sebebiyle başlatmış olduğu acil likidite programının sona ermesiyle bilanço küçültme hızına ilişkin verilebilecek ihtimaller içinde mesajlar ve yayınlanacak ekonomik projeksiyonlar piyasadaki beklentiler ve fiyatlamalar açısından son aşama tehlikeli sonuç olacaktır. Mart projeksiyonlarıyla beraber Fed üyelerinin gelişme ve enflasyon tahminleri ve noktasal grafiklerde 75 baz puanlık faiz indirim beklentisinde herhangi bir değişiklik olup olmayacağı yakından izlenecektir. 2024 senesinde ABD borsalarını ve küresel piyasaları destekleyen Görkemli Yedili (Apple, Alphabet, Amazon, Meta, Microsoft, Nvidia ve Tesla) diye adlandırılan hisselerdeki yükseliş eğiliminde şubat ayının son bölümünde bir miktar yavaşlama gözlenirken, bu hisselerin ortaya koyacağı performans küresel varlık fiyatlamaları açısından ehemmiyet taşımaktadır. Ciddi piyasa büyüklüklerine ulaşan bu hisselerde ihtimaller içinde düzeltmeler merkez bankalarına ilişkin faiz indirim iyimserliğinin azaldığı bir ortamda küresel çapta daha ciddi düzeltmeleri de bununla beraber getirebilir.