Çikolata kistleri ve endometriozisde yumurtalık rezervinin korunması ve bebek elde edilmesi Rahim içindeki endometrium denilen dokunun, karın içinde başka dokulara yerleşmesine endometriozis denir. Bu durumda tane kanaması esnasında bu dokudan da kanama olduğundan şiddetli tane ağrısı oluşabilir. Ek olarak bu kanamanın verdiği hasara bağlı olarak cinsel temas esnasında ve değişik zamanlarda kasık ağrısı gelişebilir.

Endometriozisin niçin olduğu mühim bir öteki sıhhat problemi ise infertilite kısaca kısırlıkdır. Endometriozis yumurtalıklara yerleştiğinde, yumurtalık içinde kistlere niçin olur. Bu kistlerin içinde, çikolata (koyu kahverengi) renginde sıvı toplanır ve bu yüzden kimi zaman çikolata kistleri olarak adlandırılmaktadır. Kist tedavi edilmeyip büyük hacimlere ulaşırsa yırtılabilir ve içindeki sıvı karın boşluğuna yayılır bu da ciddi komplikasyonlara niçin olur.

Endometriozis tahmin edilenden daha sık gözlenen bir rahatsızlıktır. Tüm hanımefendilerin %3-5’inde, çocuk sahibi olmakta güçlük çeken çiftlerde ise %40’a varan oranlarda endometriozis varlığı saptanmaktadır. Endometriozisin infertilite ile mühim bir ilişkisinin olduğu kabul edilen bir gerçektir. Endometriozisli kadınlardaki üreme fizyolojisinin neredeyse her yönü araştırılmış ve çeşitli bozukluklar olduğu gösterilmiştir.

Şiddetli endometriozis varlığında, üreme organları arasındaki anatomik birlikteliğin bozulması ve yapışıklıklar sebebi ile tüplerde meydana gelen tıkanıklıkların infertiliteye yol açmış olduğu aşikardır. Sadece, minimal ve hafifçe endometriozisli olgularda infertilitenin nedenini tam olarak açıklamak kolay değildir. Son yıllarda elde edilmiş bulgular göstermektedir ki endometriozis ile ilişkili infertilitede esas olarak dört faktörün görevi vardır. Bunlar: bozulmuş yumurta hücresi gelişimi, azalmış fertilizasyon, immünolojik faktörler ve embryonun rahim iç zarına tutunma problemi.

Endometriozisin kati tanısını elde eden işaret yada bulgu yoktur. Ultrason yumurtalıkdaki çikolata kistlerinin tanısında bizlere fazlaca destek olmaktadır. Endometriozisin kati tanısı, laparoskopi yapılarak kısaca karnın içine milimetrik boyutlarda kanüller yerleştirilip ışıklı bir kamera yardımı ile karın içerisinin gözlenmesi ile konur. Bu girişim esnasında hastalığın yaygınlığı ve sertliği de değerlendirilebilmektedir.

Endometriozisde tedavi, infertilite (kısırlık) yada ağrıyı azaltmak için yapılır. Laparoskopi esnasında endometriotik odakların çıkarılması uzun soluklu bir rahatlama sağlamaktadır. Eğer bebek istemi söz mevzusu değilse, cerrahi tedavi sonrasında hastaya ek olarak endometriotik odakları baskılayıcı ilaç tedavisi de verilmektedir. Endometriozisin niçin olduğu kısırlık tedavisinde, hastanın yaşı, kısırlığın süresi, kısırlık meydana getiren başka patolojilerin olup olmadığı ve endometriozisin yaygınlık derecesi fazlaca önemlidir.

Tedavi bu bilgilerin ışığı altında yapılmalıdır. Günümüzde endometriozis ile ilişkili infertilitede cerrahi tedavi ve bilhassa de laparoskopik cerrahi yaklaşım fazlaca büyük ehemmiyet kazanmıştır. Laparoskopik cerrahi esnasında tüm endometriozis odakları ve var ise çikolata kistleri çıkarılmaktadır. Günümüzde laparoskopik cerrahi açık cerrahiye oranla daha çok tercih edilmektedir. Operasyon süresinin, hastanede kalış ve iyileşme sürelerinin kısa olmasından dolayı laparoskopik cerrahi endometriozisin tedavisinde ilk seçenek olmalıdır. Burada dikkat edilmesi ihtiyaç duyulan en mühim mevzu cerrahi esnasında yumurtalık dokusunun korunmasıdır. Tekrarlayan cerrahi girişimlerden kaçınılması ve laparoskopik cerrahi mevzusunda deneyimli olmak bu yüzden önemlidir.

Laparoskopik cerrahi tedavi yaklaşımı endometriozisle ilişkili infertilitede gebeliği sağlayamaz ise tüp bebek tedavisi kaçınılmaz olmaktadır. Genel olarak, tüp bebek tedavisi öteki tedavi şekillerinin başarısız olduğu, ileri evre hastalığı, uzun soluklu kısırlık öyküsü olan endometriozisli bayanlara önerilmektedir.