Bilim adamları boyutu Dünya ile neredeyse aynı bir gezegen keşfetti ve yıldızı da bizim güneşimiz ile neredeyse aynı boyutlarda.

Sadece tüm benzerlik bu kadar. Söz mevzusu öte gezegen dünyamızdan 10 kat daha genç, fazlaca daha sıcak ve yüzeyinde lav denizleri bulunuyor.

Astronomlar HD 63433 d adlı yeni gezegeni NASA’nın TESS sondası ile keşfetti. TESS, Transiting Exoplanet Survey Satellite‘ın kısaltılmışı, kısaca Transit Öte Gezegen Gözlem Uydusu. Uydunun görevi uzaydaki en parlak yıldızların çevresinde dönen binlerce öte gezegeni keşfetmek.

Sadece 73 ışık yılı uzağımızdaki bu yüzeyi kavrulmuş dünya, bilinen bize en yakın ve en küçük öte gezegen. Bilim insanları bu gezegenin 400 milyon yaşında olduğunu düşünüyor, evimiz olan gezegen ise 4,5 milyar yıl yaşında.

Keşfi gerçekleştiren bilim insanları, The Astronomical Journal’da yayınladıkları makalede şöyleki diyor: “Genç dünya dışı gezegenler, gezegen oluşumu ve evrim ile ilgili teoriler için tehlikeli sonuç kontrol alanları.”

Doğrulanmış öte gezegen sayısı 5,569‘a yükselmiş durumda ve 10 binden fazla aday da araştırma altında. İstatistiksel olarak konuşacak olursak, tüm bu rakamlar, gerçekte uzayda bulunduğunu düşündüğümüz gezegen sayısının fazlaca fazlaca minik bir kısmı. Yüzlerce milyar galaksi, trilyonlarca yıldız ile dolu. Ve eğer bu yıldızların yörüngesinde bir ya da daha çok gezegen bulunuyorsa, toplam sayı tüm tahminlerin üstünde olacaktır.

HD 63433 d fazlaca ilgi çekici bir gezegen zira bir yüzü devamlı yıldızına dönük durumda. Dahası yıldızına, Dünya’nın Güneş’e olduğundan fazlaca daha yakın durumda: Merkür’ün Güneş’e mesafesinden sekiz kat daha yakın. Bu da öte gezegenin yörüngesini o denli küçültüyor ki, bir yıl yalnız dört gün sürüyor.

Ve tüm deneyimli güneş banyosu yapanların bileceği şeklinde, eğer ara sıra dönmezseniz, bir yanınız fazlaca ciddi şekilde yanar.

Astronomlar gezegenin yıldızına dönük tarafında ısının 1260 dereceyi bulduğunu düşünüyor. Sadece asla ışık almayan tarafın durumu gizemini koruyor ve araştırma ekibi gelecekte bu mevzuyu açıklığa kavuşturmayı umut ediyor. James Webb Uzay Teleskobu’nun bu genç dünyaya dair daha çok detayı ortaya koyabileceği, hatta atmosferinden izler bile arayabileceği düşünülüyor.

Araştırmanın eş yazarlarından önde gelen Andrew Vanderburg, X hesabından yapmış olduğu açıklamada şöyleki diyor:

“Genç gezegenler coşku veriyor zira onlar yardımıyla gezegenlerin zaman içinde iyi mi değiştikleri üstünde çalışabiliyoruz. Onların değişik yaşlardaki özelliklerini ölçerek bunu yapıyoruz. Tıpkı bir bebeği, evladı, ergeni ve yetişkini ayrı ayrı gözlemleyerek, insanların iyi mi yaş almış olduğu üstünde çalışmak şeklinde. Bebeğin büyümesini beklemenize gerek kalmıyor.”


Elisha Sauers’in haberini Erinç Eröz Türkçeleştirdi