PARA RÖPORTAJ/ ÜRÜN DİRİER Atlas Space, geçtiğimiz aylarda Miami’de gerçekleşen ve 100’den fazla şirketin 19 ayrı kategoride yarıştığı The American Metaverse Summit’te ödül aldı. ‘En İyi XR/AR/VR’ firması ödülünün sahibi olan Atlas Space, öte evrenlerin yeniden tasarlanması üzerine çalışıyor. Metaverse kavramını ‘Deneyimsel Mimari’ olarak markalara aktaran ve 50’den fazla projeye imza atan Atlas Space’in CEO’su Ahmet Burçin Gürbüz ile A’dan Z’ye Metaverse hakkında her şeyi konuştuk…

Öncelikle daha temel sorulardan başlamak istiyorum. Metaverse nedir ve nasıl tanımlanabilir? Metaverse dünyasının temel özellikleri nelerdir?

Metaverse, gerçek dünyamızla dijital dünyanın kesiştiği bir sanal evrenler serisi olarak nitelendirilebilir. Bu kavram günümüzde, insanların çeşitli platformlar üzerinden kendilerini temsil eden sanal karakterleri yani avatarları aracılığıyla etkileşim kurdukları, bir araya geldikleri ve çeşitli katmanlarda içerik üretebildikleri dijital ve sanal ortamları tanımlamak için kullanılmaktadır. Temel özelliklerini aslında 4 temel başlıkta ele alabiliriz.

Sanal gerçeklik ile Metaverse, Gerçek zamanlı etkileşim ve sosyal bağlantılar, Kendi içeriğinizi yaratma ve sanal varlıklar ve Ekonomik potansiyel. Bunun yanı sıra, dijital varlıklar ile eşlenebilen fiziksel varlıkların tanıtım, satış ve kiralama işlemlerinin nasıl yapılandırılacağı üzerine yapılandırmaları keşfettiğimiz noktadayız. Sanal dünyada gerçek para birimiyle işlem yapabilme imkânımız var ve ayrıca fiziksel varlıkların temsiliyetini ve kullanımını sağlamak yolunda ilerliyoruz. Bu durum aslında şunu gösteriyor ki yeni bir ekonomi modeli işleniyor ve gelişiyor.

Metaverse’te kullanılan sanal gerçeklik (VR) teknolojileri nelerdir ve nasıl işler? Yapay zekâ (AI) nasıl bir rol oynar?

Metaverse kavramının önemli bileşenlerinden biri sanal gerçeklik (VR) teknolojileri, insanları zaman zaman gerçekçi zaman zaman ise kurgusal olan tamamen farklı bir dijital dünyaya taşımak için kullanılır. Bunun için, kullanıcılar özel bir VR başlığı takar ve genellikle el veya beden hareketlerini algılayan kontrol cihazları kullanır. Ve bu teknoloji, görsel ve işitsel olarak zengin bir deneyim sunar, bu sayede kullanıcı yaratılan dijital evrenini fiziksel bir farkındalık yaşayarak deneyimler. Metaverse olarak bahsettiğimiz evrenlere günümüzde farklı cihazlardan erişebildiğimiz teknoloji mevcut. Bizim geliştirdiğimiz platform; Atlas Space’e bilgisayar tarayıcısı, mobil ve VR olmak üzere farklı biçimlerde giriş yapabilme şansı sunuyor. Bunların arasında VR, gerçeklik ve orada var olma hissiyatının en güçlü olduğu seçenek. Cihazların gelişim eğrisi, bu teknolojinin günlük hayatımızda kullanımını etkileyen bir gerçeklik. En yakın zamanda birçoğumuzun haberdar olduğu Apple VisionPro lansmanı yapıldı. Bu önemli ve enteresan bir gelişme. Yapay zekâ alanındaki gelişmelerin bizlere ulaşması çarpıcı bir etki yarattı. Elimizdeki erken aşama AI araçlarını nasıl kullanabileceğimizi keşfetmemiz gelecek iş alanlarında insanın konumunu şekillendimemiz ve insanlığa fayda oluşturma açısından da çok önemli. Şu an incelediklerimiz çok erken aşama olan gelişmeler, bunun da farkında olmak lazım, yani gelecek potansiyellerini ön görmek önem taşıyor. AI, Metaverse alanında öncelikle kullanıcı etkileşimini şekillendirmek, iyileştirmek ve yükseltmek için fayda oluşturuyor. Biz öncelikli olarak AI avatarlar oluşturarak bu konuya girdik. Farklı karakterler yazarak, çeşitli konularda bize dijital ortamlarda asistanlık yapacak bir nevi AI botlar yazıyoruz. Bunun yanı sıra sistem otomasyonu, güvenlik ve moderasyon için önem taşıyacak AI.

Metaverse’te sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik kullanılarak hangi tür deneyimler yaşanabilir? Örneğin, tarihî olayların yeniden canlandırılması gibi…

Düşünün ki elinizde bir güç var bu güç sayesinde dilediğiniz gerçekliği kurgulayabiliyorsunuz. İster tarih öncesi çağları kurgular ve inovatif bir tarih eğitimi verebilirsiniz isterseniz de kendinizi saatte 400 KM’ile giden bir Formula 1 aracının içinde bulup, dijital gerçekliğin verdiği adrenalin ile şok olabilirsiniz. Sınır hayal gücünüz. Tarihi alanların dijital rekonstrüksiyonu üzerine bir süredir yürüttüğümüz bir çalışma da örnek olabilir. Tarihi dokümanlar, fotoğraf, video ve 3B taramalardan elde ettiğimiz bilgileri derleyerek bunları sanal ortamda deneyimleyebileceğimiz bir biçime getirebiliyoruz. Sadece tarihi olayları değil dijital ikiz olarak da bilinen gerçek zamanlı veri akışını yorumlayan güncel durum ve gelecek simülasyonları da önemli bir konu.

Yakın geleceği düşünecek olursak, Metaverse dünyasının geleceği nasıl şekillenebilir? Hangi trendler ve teknolojiler Metaverse’i daha da ileriye taşıyabilir?

Yakın gelecek, dijital evrenler ve Metaverse dünyaları için pek çok yenilik getirecek gibi duruyor. Özellikle 2023 yılının en heyecan verici projeleri olan AI yani ‘Yapay Zeka’ teknolojileri ve bu teknolojilerin çevrimiçi versiyonları şüphesiz Metaverse evrenlerini de etkileyecek. Tabi şuna da değinmek lazım, Metaverse bir kavram ve varlık olarak Web 2.0’dan Web 3.0 geçiş ve dönüşüm sürecini tanımladığımız bir parçası. Bu sürecin daha ilk aşamasındayız. Dönüşümün olgunlaştığı noktada bu deneyim ve kavramlara dönüp dolaşıp yine internet diyeceğiz. Sadece interneti deneyimleme biçimimiz, kullandığımız platformların, cihazların teknolojileri, kabiliyet seviyeleri ve isimleri değişmiş olacak.

Metaverse’te sağlık ve iyilik hali nasıl desteklenir? Sanal terapiler, sanal fitness programları veya sanal rahatlama teknikleri nasıl uygulanır? Böyle bir destek mümkün olabilir mi?

Böyle bir destek kesinlikle mümkün hatta uygulanmaya başladı bile. Biz de Medibooth VR meditasyon platformu iş birliği ile birtakım çalışmalara imza attık. Atlas Space platformumuzda Sağlıklı Yaşam Adası (Wellness) adını verdiğimiz bir alanı birlikte yarattık. Bu süreçte yaşam tarzı, iş ve özellikle günümüzde teknoloji stresi bir gerçeklik. Bu dönüşümde proje ve platformları insanın sağlıklı yaşam ve iyilik haline destek olacak hacim açması önem teşkil ediyor. Bu tür uygulamaları hayata geçiren projelerden haberdar olmaktan mutlu oluyorum açıkçası. Her geçen gün daha fazla insanın stres ile mücadele konusunda bazı sorunlar yaşadığınız gözlemliyorum ve ‘inovatif çözümleri’ mottosu ile hayatımıza giren Metaverse projelerinin bu konuda pek çok çözüm yolu var. Konu, insan olarak bizde bitiyor, yaklaşımımız ve çözüm odaklı üretiyor olmamızda.

Kurumlar Metaverse’e neden dahil olmalı? Web3 teknolojisi sektörün neresinde?

Ne kadar farkındayız bilmiyorum ama Türkiye’de birçok nitelikli insan, girişim ve firma dijital dünyanın ve yarının dünyasının ihtiyaçlarını farkında ve bu konuda önemli çalışmalara imza atıyor. Mevcut işlerin ne derece olgunlukta olduğunu bütünsen olarak değerlendirmek için şu an erken ama bu sayının her geçen gün arttığını görmek umut verici. Kurumların bu yenilikçi çözümlere başvurmalarında en önemli neden aslında global bir perspektife açılma vizyonlarından kaynaklanıyor. Kabul etmeliyiz ki dünya geçtiğimiz son 10 yılda pek çok majör kriz ile karşılaştı ve bu sorunlar esnasında insanlar hızlı reaksiyonlar vererek mevcut teknolojilerden faydalanarak kendi çözümlerini yarattı ve Web3 konusunun erken aşamada hızlı yaygınlaşması bu durumun sonucunda gerçekleşti. Artık tüm dünya daha az kaynak veya tekil olmayan kaynak havuzu ile daha büyük sonuca ulaşmayı hedefler hale geldi. Dolayısıyla merkeziyetçi, ‘Balina’ kurumlar yerine insanların daha özgürce kendi ekonomik modeli kurabilecekleri pazarlar insanlar için daha cazip bir hale geliyor.

Şu an Metaverse bir zorunluluk değil ama ileride (şirketlerin işine gelirse) olabilir. Etik olarak insanların simüle bir dünya içinde yaşamaya zorlanmasını nasıl değerlendirirsiniz?

Açıkçası bu soru kritik ve yaygın olan bir yanlış anlaşılmayı içeriyor. Metaverse gerçek dünyanın alternatifi değildir ve bugün geliştirici tarafında da kullanıcı tarafında da kimse o amaçla yaklaşmıyor. Fiziksel dünya olarak tanımladığımız dünyanın rakibi değildir. Bu fikir tamamen bilim kurgu filmleri sayesinde oluşan bir algının eseri. Metaverse servislerinin asıl görevi fiziksel dünyada yaşanan birtakım sorunlara ve limitasyonlara yönelik çözüm önerileri sunmaktır. İnsanın kullanmadığı, kullanamadığı ve insan ihtiyacına hizmet etmeyen teknoloji yaşayamaz. Metaverse ile hayatımıza giren, internetin yeni bir kullanım hali, VR, AR gibi teknolojileri de dahil ederek aslında fiziksel hayatın yerine geçen değil, ona yeni katmanlar ekleyen yeni bir mecra olarak nitelendirmek daha doğru. Çok basit bir örnek vereceğim fiziksel limitasyonlarımızı yıllardır aşmayı dilediğimiz bir örnek. Hangimiz demedik oraya bir ışınlansam diye. Kendimizi “oraya” götürmek yerine orayı bize hızla yakınlaştıran teknolojinin adımlarından biri aslında Metaverse ve simülasyonlar.

Sanal gerçeklik, Amerika ve İngiltere’de devrimsel bir değişiklik algısı yaratırken, Türkiye’de günlük hayatın sınırlarını aşmaya çalışan avantajlı bir durum olarak değerlendiriliyor. Böyle bir algı nasıl kırılabilir, neler yapılabilir?

Aslında bu sorunun cevabı da bir önceki soru ile bağlantılı. Günümüzde hem tüm dünyanın önemli bir kısmında hem de Türkiye’de sanal gerçeklik insanlara endişe veriyor. Bu durumun sebebi tamamen insanların bu teknolojinin getirilerini ve potansiyelini tam olarak tanıyamaması. Teknofobi… Zaman içerisinde sanal gerçeklik teknolojisi ile çalışan cihazların maliyeti düşüp toplumun daha geniş bir kitlesine yayıldığında bu önyargının kırılacağından hiç şüphem yok. Teknofobi de yok olacaktır zamanla. O zamana dek bizler öncü olduğumuz bu alanda, bu teknolojiyi tanıtmak ve vizyonumuzu insanlar ile paylaşmak ile yükümlüyüz. En önemlisi işlevsel, faydalı ve keyifli vaka çalışmaları ortaya çıkarmak, ki son 5-6 yıldır bunu yapıyoruz, farklı sektörlere yönelik proje ve ürün geliştirerek, ar-ge çalışmaları yaparak.

Metaverse’ün Türkiye İçin Potansiyel Değeri” raporunda elde edilen sonuçlara göre 2035 yılına kadar Türkiye ekonomisine 37,5 milyar dolara yakın bir kazanç sağlayabileceği tahmin edildi. Metaverse’ün doğru kullanılması ile böylesi bir kazanç sizce mümkün mü?

Metaverse teknolojilerinin daha hızlı bir şekilde yayıldığı ülkelerdeki geçmiş istatistiklere baktığımızda bu gördüğümüz rakamların oldukça gerçekçi bir tavır ile belirlenmiş olduğunu sizler de görebilirsiniz. Ancak dediğiniz gibi bu durum bu teknolojinin doğru şekilde kullanılması ve şirketlerin bu dijital dünyalara entegrasyonlarının efektif bir şekilde gerçekleştirilmesi ile mümkün olabilir. Farkındaysanız Türkiye’de kayda değer bir girişim ekosistemi oluştu. Çünkü; gerçekten keşfetmeye, üretmeye yönelik ve sorun çözmeye odaklı müthiş bir beyin havuzu var. Metaverse ve ilgili yeni teknoloji alanlarında konumlanmak, sadece girişimci olarak değil sektörlerinde öncü firmaların değerlendirmesi açısından da bu pastayı beslemek ve önemli payından kazanç sağlamak için stratejilerin çalışılmasının önemli olduğunu düşünüyorum. Bugün sadece dünya markalarının attığı adımları analiz etmek bile birçok fikir verebilir. Önümüzde heyecan verici bir fırsat var ve bu fırsatı kaçırmamak bizim elimizde. Bunu unutmamalıyız.

Metaverse’ün olası risklerine karşı bazı araştırmacılar gerçek dünya Metaverse’ü üzerinde duruyor ve bu teknolojinin dış dünyada kullanılabilecek bir eklenti olarak kalması gerektiğini vurguluyor. Ali Hantal gibi mesela. Siz bu noktada ne düşünürsünüz?

Bu konunun son zamanlarda gündemde önemli bir yer tutmasını anlayabiliyorum zira Apple ‘Vision Pro’ adlı ürünü ile gerçek dünyaya entegre teknolojiler konusunda önemli bir adım attı. Benim düşüncem ise bu tarz projelerin desteklenmesi gerektiği yönünde. ‘MR’ yani Mixed Reality adını verdiğimiz bu projelerin insanlığa sunabileceklerini henüz tam manasıyla farkında olunmadığını düşünüyorum. Elbette her devrim bazı problemleri beraberinde getirir. Ancak radyasyon tehlikesi yüzünden ev bilgisayarlarının hiç üretilmediğini düşünün, bu gerçekten doğru bir tercih olur muydu? İnsan merak dürtüsü ile, eline geçirdiği aracı her daim kurcalayacak ve kendi ihtiyacına göre kullanacak, buna yol verecek. Gereklilik ve kısıtlama tanımlamaları için çok erken olduğunu düşünüyorum.

Gerçek anlamda bir Metaverse dünyası sizce kaç yıl sonra başlar?

Bu soru sanıyorum ki tüm sorular arasından cevabı en zor olanı çünkü daha önce de söylediğim gibi her geçen gün bu dünyaya yeni katkıları da beraberinde getiriyor ve Metaverse evrenleri devamlı gelişiyor. Bu evrenlerin toplum hayatının önemli bir parçası haline gelmesinin çok uzak bir geleceği beklemeyeceğini ön görsem de herkesin aklında farklı bir ‘Metaverse İdeası’ olduğunu düşünüyorum ve tüm bu ideaların ne zaman gerçekleşeceğini tahmin etmek oldukça zor. Sektörel araştırmalara bakacak olursak, Gartner orta ve yüksek yayılma seviyelerinde yorumlayarak 3-8 yıl arasında veriyor.

Atlas Space’in Metaverse dünyasındaki gelişimi nasıl olacak, yakın zamanda hayata geçirilecek olan proje var mı?

Atlas Space Metaverse servisi yılın her çeyreğini daha fazla gelişerek tamamlamaya devam ediyor. Kullanıcı kitlemizi genişleterek daha geniş bir topluma hizmet etmeyi amaçlıyor ve bu yönde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bir yandan güncel teknolojileri de ürünlerimize entegre ediyor ve bu sayede daha nitelikli sonuçlara varıyoruz. Bunun en önemli örneklerinden biri de DenizBank firması ile gerçekleşen ortak projemiz. 2022 yılının 3. Çeyreğinde DenizBank Atlas Space altyapısı ile bir ilke imza atarak Metaverse temelleriyle yaratılan ilk sanal alanının Web ve VR ortamında açılışını yaptı. Projeyi geliştirmeye devam eden ekibimiz, alanın içerisine yapay zekâ teknolojileri ile etkileşimin güçlendirilen yardımcılar ekleyerek projenin topluma açılmasından önce önemli bir değer katıyor. Lansman tarihi yaklaştığında projenin tüm ayrıntılarını duyuracağız ve bu projenin Metaverse evrenlerinin potansiyelini gösterme konusunda ne kadar iddialı olduğunu herkes görebilecek. Bir diğer projemiz ise, E-Ticaret sektörüne ciddi bir değer katacağına inandığımız BMS Tasarım Merkezi için ortaya çıkardığımız sanal showroom. Bu proje sayesinde kullanıcılar dünyaca ünlü iç mimari tasarımları ve mobilyaları VR, AR ve Web tarayıcıları üzerinden deneyimleyebilecek ve isterlerse tek tıkla bu ürünleri satın alabilecekler. Ürün pazarlamasında deneyimin oldukça kritik olduğunu farkındayız ve geliştirilmiş bir deneyim ortamı sunarak verimini arttırmayı amaçlıyoruz.

Yakın zamanda 100’den fazla şirketin 19 ayrı kategoride yarıştığı The American Metaverse Summit etkinliğinde, En İyi XR/AR/VR’ firması ödülünün sahibi oldunuz. Süreç hakkında bilgi alabilir miyiz?

Öncelikle böyle bir ödülü kazandığımız için oldukça mutlu ve gururluyuz. ‘The American Metaverse Summit’ sektörde önemli bir yere sahip. Başarımızı takdir ederek ödül ile taçlandırmaları bizim için çok değerli. Araştırmalarımız doğrultusunda American Metaverse Awards & Summit için açık başvurulara katıldık. Sonrasında 100’den fazla marka ile finale kaldığımızı öğrendik. Bizim için en değerli taraflarından biri, ödüle yönelik herhangi bir özel çalışma yapmadan, ortaya koyduğumuz işlerin hem kitleler hem de özel jüri tarafından değerlendirilerek seçilmesi oldu. İşin arka planında 10 yılın üzerinde bir düşünsel, geliştirme ve üretim süreci var. Bu başarının mimarları tecrübeleri ile Atlas Space’in yetenekli ekibi. İleride daha pek çok ödül ve başarıya imza atacağımızdan hiç şüphem yok.