İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan‘ın açıklamalarından öne çıkan satır başları:

Gazze ve Filistin topraklarındaki katliamlar sebebiyle Ramazan-ı Şerif’i buruk karşıladık. Gazze’de son asrın en yırtıcı soykırımlarından biri yaşanıyor.

Internasyonal kuruluşlar Gazze’de bir kez daha sınıfta kaldı. Kabul edelim ki, İslam dünyası da iyi bir imtihan veremedi. Müslümanlar olarak bunun muhasebesini muhakkak yapmamız gerekiyor. Türkiye olarak doğruları söylemekten çekinmeyeceğiz. Gazze’ye saldırılar bizlere olduğu şeklinde kardeşlerimize yönelik saldırıların engellenmesinde de gücün önemini göstermektedir. Önümüzdeki dönemde projelere yenilerini ekleyeceğiz. Gazze’ye 40 bin tonu aşan insani yardımları artırarak sürdüreceğiz. Gazze çocuk ve hanım kabristanı oldu. Biz bu mücadeleye ömrümüzü adadık. Dünyada hiçbir siyasetçinim halletmeye cesaret edemediği dik duruşu 15 yıl ilkin ‘One minute’ diyerek açıkça ortaya koyduk. Tüm terör örgütlerinin karşımızda yer almış olduğu seçimden zaferle biz çıktık. İnşallah 31 Mart akşamı da bu neticeyi birlikte görmeyi Rabbim bizlere nasip eylesin. İnsanlarımıza, toplumsal medyaya yansımayan pek fazlaca hücum yaşandığını biliyoruz. 28 Şubat süreci vari nefret suçlarına maruz kaldı. Muhalefeti de yönlendiren bir avuç azgın azınlığın tekrardan tahakküm kurmasına dur dedik. seçim sonrası yaptığımız ‘Türkiye kazanmıştır’ ifadesi asla altı boş bir beyan değildi. Türkiye, takip eden aylarda hakikaten büyük bir badire atlattı. Türkiye Yüzyılı vizyonumuz, güç veren milletimiz istikbal ve istiklaline de sahiplendi.

“‘İSRAFI BIRAKTIK’ DİYOR, HANGİ İSRAFI”

Hangi nedenle olursa olsun yanlış bir tercih sonu keşkelerle dolu nice pişmanlıklara niçin olabilir. Bırakın yeni projelere imza atmayı birçok alanda işleyen sistemleri bile bunlar bozdu. Şehirlerimizi ileri götüremedikleri şeklinde beceriksizlikleriyle Fetret devrine soktular. Şehrimizi depreme hazırlama noktasında çaba sarf etmediler. Bunlar yarı zamanlı mesai ehliydiler. Kendi kişisel reklamlarına verdikleri ehemmiyetin yarısını sorunların çözümüne vermediler. ‘İsrafı bıraktık’ diyor, hangi israfı. Sizin harcadığınız rakamlar bilinir şeklinde değil. Seçim gecesi söyledikleri yalanları ise kendileri bile bugün anımsamak istemiyor. Türkiye’nin kalkınma yolculuğunun devam edebilmesi kadar mahalli yönetimlerde kimin olduğu da önemlidir. Hükümet ile yerel idareler içinde uyumun ülkemizi hedeflerine daha kolay ulaştıracağı nettir.

“ULAŞILMADIK KİMSEYİ BIRAKMAMA HEDEFİYLE 13 GÜN ÇALIŞACAĞIZ”

31 Mart’ta seçim zaferi bekliyoruz. Akılla ve basiretle hareket ederek ülkemiz, şehrimiz ve davamız için en hayırlı sonucu 31 Mart’ta vereceğimize inanıyorum. Sandıkta her oy önemlidir. Önümüzde bir tek 13 gün kaldı. Ulaşılmadık kimseyi bırakmama hedefiyle 13 gün çalışacağız. İstanbul başta olmak suretiyle şehirlerimizin projelerini anlatacağız. Meydanlarda vaat dağıtıp hatırlamayanların foyalarını tek tek ortaya dökeceğiz. Hep beraber el ele vererek 31 Mart’ta İstanbul’umuzu Murad’ına kazandıracağımıza inanıyorum.