TALHA APAK Her yılın son ayında, vergi mükelleflerini ilgilendiren önemli vergisel sorumluluklar bulunuyor. Aralık ayı bitmeden yapılması gereken işlemlerin ihmal edilmesi halinde, mükellefler bazı avantajları kaçırmış olacakları gibi bazı cezalarla da karşılaşabilir…

YIL BİTMEDEN MÜKELLEFLERE UYARILAR!

Her yıl Aralık ayına girilirken yılın biteceği telaşı ve yeni yılın heyecanı herkesi sarar. Bu telaş, vergi mükellefi olan işletme sahiplerini, yöneticilerini ve mali danışmanlarını daha çok etkiler. Özellikle yılın son ayı hem çok çabuk geçer hem de bir dizi mali mevzuat bu ayda yayımlanır. Mevcut mevzuatı ve yeni gelen mevzuatları takip etmek, buna göre gerekli tedbirleri almak çok önemlidir. Aksi halde bazı işletmeler kullanabilecekleri bazı avantajları kaçırmış olacaklardır. Daha da ötesi, ihmal ettikleri bazı konularda ise çeşitli cezalarla karşı karşıya kalabileceklerdir. İşte bu yazımızda; başta vergi mükellefi olan işletme sahipleri olmak üzere yöneticileri ve mali müşavirlerini ilgilendiren önemli bazı hatırlatmalardan bahsedeceğiz.

BUNLARI UNUTMAYIN

Defterin notere tasdiki zamanında yapılmalı: Yasal defterlerin tasdiklerinin zamanında yapılması, hem vergi hukuku hem de ticaret hukuku açısından önemlidir. Tasdik işlemlerinin yapılmaması, vergi uygulamaları açısından usulsüzlük cezaları yanında, gider ve katma değer vergisi indirimiyle ilgili riskler doğurabilir. Tasdik işlemlerinin yaptırılmaması, ticaret hukuku açısından ise idari para cezası kesilmesini gerektirir. Dolayısıyla önümüzdeki yıl için kullanılacak defterlerin Aralık ayı sonuna kadar tasdik işlemlerinin yapılması unutulmamalıdır. Elektronik defter tutanlar için hesap döneminin ilk ayının beratının alınması açılış onayı, son ayının beratının alınması ise kapanış onayı yerine geçmektedir. Ancak bu durum sadece yevmiye defteri ve defter-i kebir için söz konusudur. Elektronik defter tutuyorsanız, bu iki defter dışındaki defterlerinizi, örneğin envanter defterinizi ve gerekiyorsa damga vergisi defterinizi de bu ayın sonuna kadar tasdik ettirmeyi unutmayın.

Stok sayımı yapılarak envanter çıkarılmalı: Üretim ve ticaret işletmelerinin, dönem sonunda mağaza veya depolarındaki mallarını sayıp fiyatlandırarak envanter çıkarmaları, çıkan envanter listesini noter tasdikli envanter defterlerine kaydetmeleri gerekmektedir. Envanter değerleriyle kaydi değerlerini karşılaştırarak varsa tespit edilen farkları araştırmaları gerekmektedir.

Kasa sayımı yapılarak fiktif farklar tespit edilmeli: Senenin son günü kasa sayımları yapılmalı, fiili durum ile kayıtlar karşılaştırılmalıdır. Varsa kasa fazlası veya eksiğinin araştırılması sağlanmalıdır. Ayrıca fiili ve kaydi kasa arasında varsa fiktif rakamın da tespit edilerek fazlası için gerekli adatlandırma işlemi yapılarak faiz gelir tahakkuku yapılmalıdır.

Ortaklar cari hesapları gözden geçirilmeli: Dönem sonunda ortaklar cari hesapları pasifte alacak bakiyesi veriyorsa bu tutar sermayenin üç katını aşmamalıdır. Aşması halinde bu durum “örtülü sermaye” olarak değerlendirilmektedir. Yani; ortağın şirketine sağladığı parasal desteğin, artık bir finansman sağlamadan öte, bir nevi örtülü sermaye artırımı olduğu yönündedir. Bu hususun çaresi fazla kısmının sermayeye ilave edilmesidir. Öte yandan, ortaklar cari hesapları aktifte borç bakiyesi veriyorsa bu tutarlar üzerinden adatlandırma yoluyla faiz hesaplanıp gelir hesaplarına intikal ettirilmeli ve bu tutarlar üzerinden ayrıca KDV hesaplanmalıdır.

ÖNEMLİ AVANTAJLARI KAÇIRMAYIN

a) Nakit sermaye artışı yapın: Sermaye şirketleri, ticaret siciline tescil edilmiş olan ödenmiş veya çıkarılmış sermaye tutarlarındaki nakdi sermaye artışları ile yeni kurulan sermaye şirketlerinde ödenmiş sermayenin nakit olarak karşılanan kısmı üzerinden ilgili yasa maddesinde açıklanan şekilde yapılacak hesaplama sonucunda bulunacak faiz tutarını, vergiye tabi kurum kazancından indirebilirler.

b) Taşınmaz ve iştirak hissesi satış kazancını fona alın: Kurumların iki tam yıl (730 gün) süreyle elde tuttukları iştirak hisselerinin satışından doğan kazancın yüzde 75’i, gayrimenkullerin satışından doğan kazancın yüzde 50’si kurumlar vergisinden istisnadır. Bu istisnanın amacı, aktifte atıl duran varlıkların nakit karşılığı veya borçlara mahsuben satılması ve elde edilen kârın da ortaklara dağıtılmayıp şirkette tutularak kurumların mali yapılarının güçlendirilmesidir. Gayri menkul veya taşıtlar gibi varlıkların satışı sonrası üç yıl içerisinde aynı türden bir alım yapılamazsa fonda tutulan tutar, gelir hesaplarına intikal ettirilmelidir.

c) Şüpheli alacaklar için ilgili yılda karşılık ayırın: Şüpheli hale gelen alacak için, hukuki takibat başlatılması şartıyla ilgili yılda karşılık ayırarak giderleştirme hakkını kullanabilirsiniz.

Görüldüğü üzere; vergi mükellefi kurumların Aralık ayı bitmeden ajandalarına almaları gereken önemli hakları ve sorumlulukları bulunuyor.

(Toplam: 3, Bugün: 1 )