PARA DÜNYA/ ALEV RİGEL Hep çevre hakkında insanların içini karartacak haberler verecek değiliz ya. Bu kez azca da olsa, çevre için ümit verici bazı haberleri derledik. Okumaktan mutlu olacağınıza eminiz.

* Temiz enerji için büyük adımABD, zamanı boyuncu bu kadar büyük bir iklim yatırımı yapmadı. İcraatını beğenmedikleri Başkan Biden’in 2022’de imzasıyla yürürlüğe giren “Enflasyonu Azaltma Yasası”, aslına bakarsak temiz bir çevreyi hedefliyor. Yasada, sera gazı emisyonlarını azaltmak, temiz enerjiyi desteklemek, elektrik enerjisini teşvik etmek için 369 milyar dolarlık bir bütçe ayrıldı. Birleşik Krallık eski iklim elçisi Sir David King, “Amerikalıların yasası, iklim değişikliğiyle uğraşıyormuş benzer biçimde görünmüyor. Fakat gerçek bu” diyor. Paris İklim Anlaşması’nda Amerikalı meslektaşı John Kerry ile beraber çalışmış olan King, “Eğer Enflasyonu Azaltma Yasası, iklim değişikliğine karşı önlemler alınan bir teklif olarak sunulsaydı Amerikan Temsilciler Meclisi de Senato da bunu reddedecekti. Oysa Başkan Joe Biden, bakanları, yardımcıları, bürokratları ile beraber bu tasarıyı hazırladı ve temiz çevre hedefini, enflasyonu azaltma kapsamına gizleyerek yasalaşmasını sağlamış oldu” diyor. Paket, geçen senenin ağustos ayında Kurultay’den geçip yürürlüğe girdiğinden beri {özel sektör}, temiz enerji için 110 milyar dolar yatırım yapma taahhüdünde bulunmuş oldu. Elektrikli araçlar için de 70 milyar dolarlık fon ayırdılar. Yalnız bu yasayla 2035 senesinde, motorlu araçların ve fabrikaların emisyon hacminin 2005 yılı seviyesine oranla yüzde 43-48 azaltılması hedefleniyor. Böylece ABD, geçmişte çevreyi en oldukça kirleten ülke konumundan, iklim hedeflerini tutturmaya daha yakın ülke konumuna gelecek. Özetlemek gerekirse IRA olarak malum Enflasyonu Azaltma Yasası (Inflation Reduction Act), bir tek temiz enerjiyi teşvik etmiyor, hem de enflasyonu denetim altına almayı, bütçe açığını azaltmayı, reçeteli ilaç fiyatlarını düşürmeyi de amaçlıyor.

* Emisyonlarda dönüm noktası

Tüm dünya nihayet, emisyonların denetlenmesi, azaltılması ve astronomik hacimlere ulaşmaması gerektiği gerçeğini anlamış oldu. Önceki yıllarda burun kıvrılan güneş ve rüzgar enerjisi bugün en oldukça talep gören kaynaklar. Hemen hemen bir fark yaratacak seviyede değiller. Fakat bu trendin sürmesi halinde fosil yakıtlara olan talebi geride bırakacakları aşikar. İngiltere’de bulunan “Ember” (sönmekte olan ateş) adlı fikir kuruluşu, 2023’te fosil yakıt egemenliğinin zirve yaptığını sadece sonraki yıllarda hafifçe de olsa bir düşüş trendine girildiğini deklare etti. Kağıt üstündeki bu hesaplar ve fiili durum, hemen hemen sevindirici olmaktan uzak. Londra merkezli kurum Ember’den baş analist Malgorzata Wiatros-Motyka, “Artık enerji sektörü emisyonlarının yükselmediği bir noktada olduğumuzu rahatça söyleyebiliriz” diyor. İngiliz araştırmacı yazar Simon Sharpe’ın “Beş Kez Daha Süratli” (Five Times Faster) adlı kitabında da yazdığı benzer biçimde, “karbonsuzlaştırma”nın şimdikinden beş kez daha süratli gerçekleşmesine ihtiyacımız var. İklim Şampiyonları Ekibi’nın Direktörü ve Dünya Kaynakları Enstitüsü’nün üyesi olan Sharpe, Çin ve Hindistan’da uzun seneler araştırmalarda bulunduktan sonrasında kitabını yazdı. Sharpe, “Siyasal ve toplumsal mekanizmayı harekete geçirmek için bundan daha uygun bir süre olması imkansız” görüşünü korumak için çaba sarfediyor.

* Plastik üreticileri tek tek dava ediliyor

Küresel olarak bir yılda 460 milyon ton plastik üretiliyor. Bu miktarın yüzde 22’si, denetim edilemeyen çöp alanlarına bırakılıyor. Tek kullanımlık plastik poşetler ise önü alınamaz bir hızla çoğalıyor. 2022’de Birleşmiş Milletler Çevre Kurulu, “Küresel Plastik Antlaşması”nı görüşmeye açtı. Fakat bugüne dek oldukça kısa bir mesafe kat edildi. Gene de vatandaşlara ya da kuruluşlara, plastik üreticilerini dava etme hakkını tanıdı. 2016’da 9-14 milyon ton olan plastik kirliliği, 2040’da 23-37 milyon tona çıkacak. Plastiğin dünyaya yükü bu kadarla da bitmiyor. Plastiğin üretimi için tüketilen kimyasallar, sera gazlarının yüzde 3.3’üne karşılık geliyor. Bu kirlilik, havacılık sektöründe hizmet veren tayyare, helikopter benzer biçimde hava araçlarının emisyonlarıyla neredeyse aynı. Kömürden elde edilmiş elektriğin yüzde 6’sı da, plastik üretiminde kullanılıyor. 2023 yılının başlarında bazı firmalar, internasyonal üç çevre koruma grubu tarafınca mahkemeye verildi. Bu şirketlerin yöneticileri, yaptıkları ortak açıklamada, bu davaları beklemediklerini, kendileri için sürpriz bulunduğunu sadece suçlamaları şiddetle reddettiklerini deklare etti. ABD’de de bazı içecek firmaları, plastik şişede satış yapmış olup plastik kirliliğine niçin oldukları sebebi öne sürülerek dava edildi. Bu davalar, 20’nci yüzyılda düşünülemezdi bile.

* ABD’de bazı barajlar sökülecek

Oregon ve Kaliforniya eyaletlerinden geçen Klamath Nehri üstüne kurulu, büyük barajlar, somon popülasyonunu büyük seviyede düşürdüğü sebebi öne sürülerek sökülecek. Bunun için on senelerdir kampanya yürütülüyordu. Halkın tepkisi netice verdi ve geçen yıl kasım ayında, ABD tarihinin ilk baraj yıkım emek harcaması tamamlandı. Bölgenin meşhur kabileleri Yurok’lar ve Karuk’lar, bıkmadan yılmadan seslerini duyurdular ve sonunda istediklerini yaptırdılar. Kabileler, ekosistemi iyileştirmek için nehrin özgür akması icap ettiğini savunuyorlardı. Yurok kabilesinden Barry McCovey, “Barajları söküp atmak, somon sayısının çoğalmasını sağlayacak. Nehrin ekosistemini eski haline döndürmek için elimizden geleni halletmeye kararlıyız” diyor. Somon, yöre halkı için mukaddes bir yiyecek. Önceki yıllarda yöre halkı, somon sayısının azalması sebebiyle senelik festivallerini bile yapamamıştı. Şimdi zaman içinde somon popülasyonunun eski haline geleceğini umuyorlar.

* Açık denizlerin korunması antlaşması

Gene on senelerce devam eden görüşmelerden sonrasında açık denizlerin korunması antlaşması, denize kıyısı olan ülkeler tarafınca imzalandı. Şimdiye kadar okyanusların bir tek yüzde 1’lik kısmı koruma altındaydı. Meydana getirilen antak kalma, 2030’a kadar dünya okyanuslarının yüzde 30’unun koruma altına alınmasını sağlayacak.

* AB, orman dostu olacak

Avrupa Birliği, ormansızlaşmaya yol açan orman ürünlerinin ticaretini, aşama aşama durdurma sonucu aldı. Geçen yıl haziran ayında yürürlüğe giren yeni düzenleme, şimdiye kadar ormanları korumak adına en kapsamlı, en ciddi karar olarak nitelendirildi. Avrupa Komisyonu’ndan meydana getirilen açıklamada, “Ağaç ürünleri, kereste, kakao, kahve, kauçuk, palmiye yağı benzer biçimde ürünlerin bir ormandan elde edilmediğinin kanıtlanması zorunludur” denildi (Avrupa Komisyonu, yasama sürecini başlatan, yürütme organı olarak bütçeyi ve programları uygulamaktan ve denetiminden görevli kurumdur). Bu da çikolata ve mobilya sektörlerinin bundan negatif etkilenmesi anlamına geliyor. AB, ormansızlaşmaya yol açan en büyük ikinci ithalatçı konumunda. Birinci, Çin. Greenpeace’in orman kampanyaları sorumlusu Sini Erajaa, Avrupa Birliği’nin yapmış olduğu regülasyonun, bir devrim durumunda bulunduğunu, bu karar yardımıyla ormanlık alanların büyük seviyede korunabileceğini deklare etti.

* Amazon havzasının kıyımı yavaşladı

Cenup ABD’da bulunan Amazon nehri, Afrika’daki Nil nehri ile beraber dünyanın en uzun, en geniş kollara haiz akarsuyu. Amazon’un suladığı ormanlık alanlarda meydana getirilen ağaç katliamının azalması bile son aşama sevindirici bir haber. Brezilya hükümeti, 2030 yılına kadar ağaç kesiminin tamamen durdurulacağına dair yemin etti. Ağaçların yasadışı olarak kesilmesinin önlenmesi, uydular yardımıyla oluyor. Nehrin bazı kollarının geçmiş olduğu Kolombiya’da ise ağaç kesimi neredeyse tamamen durdu. Oldukca azca bir bölgenin de bu yıl içinde denetim altına alınması umut ediliyor. Brezilya’da ormansızlaşma oranı, 2004-2012 yılları aralığında düşmeye başlamıştı. Ağaç kesenlere verilen ağır cezalar, mobilya yapımında ağaçtan başka suni maddelerin kullanılıyor olması, bu trendde mühim rol oynadı. Minimum 6 bin 992 km uzunluğunda olan Amazon, Cenup ABD’nın yüzde 40’ını kapsıyor ve yüzde 65’ini suluyor (Nehrin uzunluğu için “minimum” denmesinin sebebi, yüzlerce kolu sebebiyle uzunluk ölçme tekniklerinin yetersiz kalmasıdır. 2008 senesinde uydudan meydana getirilen ölçümlerde Amazon’un Nil’den 140 km daha uzun olduğu belirlenmiştir).