Elmas gibi değerli bir taş cam kesmede nasıl kullanılıyor

Antik Çağ’da elmasın insanları görünmez yaptığına, fena ruhları kovduğuna ve bayanları cinsel açıdan etkilediğine inanılıyordu. Günümüzde ise mücevherlerin bu kraliçesi, aşkın, çekiciliğin ve zenginliğin simgesidir.
Elmas aslen saf karbondan başka bir şey değildir. Elması yakabilecek yüksek ısıya çıkılabilse asla kül bırakmadan yanar. Tamamen karbon olan yapısına karşın mineraller içinde en sert olanıdır. Genel anlamda renksizdir fakat hafifçe sarımsı gri yada yeşilimsi de olabilir. Işığı kırma, yansıtma ve renk dağıtma özelliği kuvvetlidir. Bu özelliklerinden dolayı fazlaca kıymetlidir. Elmasın kıymeti rengine, saflığına ve işleniş şekline de bağlıdır.

Peki elmas bu kadar kıymetli ve azca bulunan bir mineral ise iyi mi oluyor da canı kesmede, sert metalleri işleme ve delmede, torna ve matkap uçlarında bolca oranda kullanılabiliyor? Iyi mi oluyor da en minik bir parçası bile bir servet olan bu taş köşedeki camcının cam kesme bıçağının ucunda bulunabiliyor?
Aslen elması iki ayrı şekilde düşünmek gerekmektedir: Süs taşı olarak ve endüstride. Süs taşı olan elmasın kıymeti dört ‘C’ ile belirlenir. Bunlar; ‘Carat=ağırlık’, ‘Clarity=şeffaflık’, ‘Colour=renk’ ve ‘Cut=işleniş’dir. Doğada bulunan elmasın büyüklüğü fazlaca seyrek olarak bir santimetrenin üstündedir. Bugüne dek bulunan en büyük elmas 621 gram gelen Cullian’dır.
Süs taşı üretimlerinin yan ürünleri ile süs eşyasına uygun olmayan organik elmaslar endüstride değerlendirilmektedir. Piyasadaki elmas uçlar aslen elmas kumu olarak adlandırılan bulanık elmaslardır. ‘Karbonado’ denilen bu ince taneli, kok görünümlü elmaslar sondaj makinelerinde en sert taşları bile delmede kullanılabilirler.
Endüstrinin bu tür elmas uçlara olan talebi sürekli artarken, üretimin artmaması suni elmas üretimini gündeme getirmiştir. Suni elmas üretme tekniğinde ilke, yüksek tazyik ve sıcaklıkta grafiti elmasa dönüştürmektir.
Daha düşük basınçta da, gaz fazındaki karbondan suni elmas elde edilebilmiş olup lens ve cam kaplamalarında, hoparlör diyafram kaplamalarında (paraziti azaltmada), optik aletler ve transistor telleri üretiminde ve öteki bir fazlaca değişik alanlarda kullanılmaktadır.
Süs elması olarak da 0,2 gramın üstünde suni elmaslar elde edilebilmiştir fakat maliyeti organik elmas fiyatından on kat daha pahalıya gelmektedir.
Peki, elmas ile pırlanta içinde ne fark var biliyor musunuz? İkisinin de aslı aynı, kısaca karbon kömüründen ayrımsız taş parçaları. Oldukça yüksek tazyik ve sıcaklıkta, yerin 150 – 200 kilometre derinliklerinde kristalleşmiş, ondan sonra volkanik patlamalarla yeryüzüne itilmiş saf karbondan oluşmuşlardır.
İşte bu saf karbon, kesim yada şekline gore elmas ya da pırlantaya dönüşür. Pırlanta daha parlak, kesim oranı daha çok ve alt kısmı kubbe gibidir. Elmasın alt kısmı düz ve yüzey sayısı 12 ile 37 içinde değişirken, pırlantanın kesimi daha zor olsa gerek ve yüzey sayısı 57’dir. Kısaca pırlanta elmastan daha değerlidir, daha ince işçiliktir. Renkli olanlarına ‘düşlem’ denilir ki tutarları astronomiktir.

(Toplam: 38, Bugün: 1 )