Axiom-3 (Ax-3) mürettebatını taşıyan Dragon kapsülü Internasyonal Uzay İstasyonu’na (ISS) ulaşmak suretiyle.

Alper Gezeravcı, Michael Lopez-Alegria, Marcus Wandt ve Walter Villadei’den oluşan ekibin bugün öğle saatlerinde ISS’e varması planlanıyor. Uzayın sıfır yer çekimi ortamından, uyku bölmelerine ve konserve yiyeceklere kadar pek fazlaca yeni tecrübe yaşayacak Ax-3 ekibini, Internasyonal Uzay İstasyonu’nda bulunan Expedition 70 ekibi karşılayacak.

Bakan Mehmet Fatih Kacır, “Bugün öğle vakti saat 12:27’de ilk astronotumuz Alper Gezeravcı’yı da taşıyan uzay aracının Internasyonal Uzay İstasyonu’na kenetlenmesini bekliyoruz” açıklamasında buldu.

Axiom -3 görevi kapsamında Dragon kapsülünün ISS modülüne kenetlenmesi aşamasını aşağıdaki canlı gösterim vesilesiyle seyredebilirsiniz.

Peki Axiom-3’ü Internasyonal Uzay İstasyonu’nda neler bekliyor? Gelin hep beraber bakalım…

ISS, astronotlar için bir tek bir araştırma merkezi değil, bununla birlikte bir yaşam alanı. İstasyon, 6 uyku bölmesi, 2 banyo, bir spor salonu ve 360 aşama görünüm elde eden bir pencere içeriyor.

Astronotlar, ISS’e ulaştıktan sonrasında görevli oldukları deneylere başlamış olacak. Günlük rutinleri, misyon denetim merkeziyle koordinasyon içinde yürütülen emek harcamalar, egzersizler ve yemeklerle dolu. Bilimsel deneyler ve çeşitli görevler geçirdikleri dönemin büyük bir kısmını kaplıyor. Günleri Greenwich saatine gore düzenleniyor ve çoğu zaman sabah 06:00’da başlıyor, 22:00’de sonlanıyor.

  • Yerçekimsiz ortam ve egzersiz

ISS’deki yaşamın en mühim yönlerinden biri yerçekimsiz ortam. Astronotlar, Dünya’daki su altı eğitimleriyle bu ortama alışıyorlar ve ‘süzülerek’ yaşamayı öğreniyorlar. Sadece yerçekimsiz ortamda kas ve kemik erimesi şeklinde sorunlarla karşılaşmamak için her gün 2 saat egzersiz yapmaları gerekiyor. Bu egzersizler, astronotların fizyolojik ve zihinsel sağlıklarını korumalarına destek oluyor.

Uzayda beslenme Dünya’dakinden fazlaca değişik. Yiyecek ve içecekler hususi paketlerde saklanıyor. Mesela sıvılar havada anında dağılabiliyor. Bu yüzden içecekler toz halinde hususi tüplerde muhafaza ediliyor ve suda çözünebilecek şekilde hazırlanıyor. ISS’de bulunan ortalama 300 çeşit yiyecek, astronotların beslenme gereksinimlerini karşılıyor; bu yiyeceklerin bir çok konserve, poşet, ışınlanmış yada dondurulmuş besin şeklinde hazırlanıyor.

Astronotlar ISS’de uyku tulumları içinde uyuyor. Sadece yer çekimsiz ortamda şu şekilde bir ‘uzanmak’ mümkün olmadığı için uyku pozisyonları Dünya’dakinden değişik. Astronotlar, süzülerek uyumaya alışmak zorunda kalıyorlar.

ISS’de su, son aşama kıymetli bir kaynak. İstasyonda kullanılan suyun ortalama yüzde 93’ü geri dönüştürülerek kullanılıyor. Bu geri dönüşüm sistemi, astronotların uzay aracıyla getirilen suya olan bağımlılığını mühim seviyede azaltıyor.

  • Internasyonal iş birliği ve kültürel çeşitlilik

ISS değişik ülkelerden gelen astronotların bir arada çalmış olduğu internasyonal bir platform. Rus, ABD’li, Japon ve Danimarkalı astronotların yanı sıra Türk, İspanyol asıllı ABD’li, İsveçli ve İtalyan astronotları da içeren Ax-3 ekibi, uzay araştırmalarında internasyonal iş birliğinin güzel bir örneğini sergiliyor. Bu çeşitlilik, değişik kültürlerin bir arada emek vererek büyük başarılara imza atabileceğinin kanıtı.

Şüphesiz bu seyahat astronotların sınırlarını zorlayacak. Zira yerçekimsiz ortam astronotların her hareketini etkiliyor. Uzayda yaşam, zorluklarla dolu olsa da astronotlar için bununla birlikte bulgu ve serüven dolu bir tecrübe sunuyor. ISS’de meydana gelen bu görevler, uzay araştırmalarının geleceği için büyük ehemmiyet taşıyor.