Göz Tansiyonu Hakkında Bilgi

Prof. Dr. Atilla Bayer, halk içinde göz tansiyonu olarak malum ‘glokom’ hastalığının kişinin yaşam standardını düşürdüğünü söylemiş oldu. Bayer, “Dünya nüfusunun gelecek yıllarda yaşlanması ile glokom hastalarının sayısında da belirgin bir artış beklenmektedir. Bu da bununla birlikte glokom hastalığı kaynaklı görsel engelli yada zafiyetli fert sayısının artacağı anlamına gelmektedir.” dedi.

Dünyagöz Hastanesi Ankara Şubesi’nde vazife icra eden Prof. Dr. Atilla Bayer, Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nin Harbiye Askeri Müzesi’nde düzenlemiş olduğu Balkan Askeri Tıp Komitesi Kongresi’nde ‘Glokom Hastalığının Görsel Fonksiyonlar ve Yaşam Kalitesine Tesiri’ temalı bir sunum yapmış oldu. Bayer, glokom hastalığının tüm dünyada ortalama 70 milyon kişiyi etkilediğini ve bu yüzden bu hastalığın kişinin yaşamına tesirinin incelendiğini ifade ederek, “Bu çalışmalarla glokomun hangi mekanizma ile hangi günlük işleri, ne oranda negatif yönde etkilediği ortaya konarak buna yönelik çözümlere ışık tutulmaya çalışılmıştır.” şekilnde konuştu.

Hasta ifadelerine gore en sık yaşanmış olan güçlüklerin adım atma ve denge, okuma ile vasıta kullanma mevzularında bulunduğunu belirten Prof. Dr. Bayer şu şekilde devam etti: “Glokomlu hastalarla meydana getirilen bir çalışmada olguların yüzde 49’u merdiven basamaklarını inip çıkarken zorlandıklarını, yüzde 42’si günlük alışverişe giderken, yüzde 36’sı da yolda karşıdan karşıya geçerken zorlandıklarını ifade etmişlerdir. Çarpmalar ve denge bozukluğu neticesi düşmeler de glokom hastalarında öteki bireylere gore ortalama olarak 4 kat daha sık olmaktadır. Bir çalışmada okuma güçlüğü glokom hastalarında yüzde 40 oranında ifade edilmiştir. Bir çalışmaya gore, her iki gözünde glokom hastalığı bulunan kişiler bulunmayanlara gore 3 kat daha çok sıklıkta vasıta kullanmayı bırakırken, tek gözünde glokom hastalığı bulunan kişiler de daha azca vasıta kullanmaktadırlar. Glokom tanısının koyulması da hastada anksiyeteye sebep olmakta, glokom tanısı koyulduktan sonrasında hastaların ortalama yüzde 80’inde emosyonel olarak negatif etkilenme ortaya çıkmaktadır.”