Mars’ın geçmişte bir dönemde suyla dolu olduğu artık kati. Kızıl Gezegen’deki Jezero Krateri’nin havadan çekilen görüntüleri, nehirlerin ve büyük bir gölün varlığını kanıtlıyor. Ortalama 3 milyar yıl ilkin gezegenin çoğunun devasa bir okyanusla kaplı olduğu düşünülüyor. Kızıl Gezezgen o dönemde pek de kızıl değil, tam tersi maviymiş.

Fakat mühim bir sual hala gizemini koruyor: Mars’ta ne kadar su bulunuyordu?

Yeni bir araştırmaya bakılırsa gezegen bilimciler, ihtimaller içinde bir miktar öngörebiliyor. Bu miktarla beraber Mars’taki su oranı, neredeyse okyanuslarla kaplı Dünya’yla yarışacak seviyede.

Meydana getirilen yeni araştırmanın yazarlarından Colorado Üniversitesi’nden gezegen jeoloğu Bruce Jakosky, araştırmanın sonucunda “Mars’ta oldukca fazla su bulunduğunu düşünüyoruz.” diyor.

Araştırmacılar yanıt bulabilmek için bir öteki soruya da odaklanmak durumunda kaldı: Onca su nereye gitti? Gezegende bulunan suyun ne kadarının uzaya gittiğini, ne kadarının da Mars kayaları ve minerallerde toplandığını, ne kadarının kutuplarda biriktiğini, ne kadarının buz olarak gömüldüğünü ve ne kadarının Mars’ın kabuğuna sızdığını tahmin ettiler.

“Mars’ta oldukca fazla su bulunduğunu düşünüyoruz.”

Uzaya doğru kaybedilen suyun oldukça çok olduğu düşünülüyor. Mars’ın yüzeyini korumuş olan atmosferi süratli bir halde Güneş’ten kaynaklı radyasyonla yitirmiş olmalı. Sonunda ise kalınca atmosfer tamamen incelerek, suyun çoğunun uzaya doğru kaçtığı düşünülüyor. Böylece bu koruyucu katman olmadan gezegenin kurumuş olduğu öngörülüyor.

Günümüzde Mars, Dünya’daki en kuru çölden bile 1000 kat daha kuru durumda.

Jezero Krateri’nin uydu görüntüsünde kurumuş bir dere deltası göze çarpıyor. Değişik renkler, karbonat benzer biçimde değişik birikintileri gösteriyor.
Görsel: NASA / JPL-Caltech / MSSS / JHU-APL
Mars’ın Kasei Valles bölgesinin 3 milyar yıl ilkin iyi mi göründüğüne dair bir konsept emek vermesi.
Görsel: F. Schmidt / NASA / USGS / ESA / DLR/FU Berlin (G. Neukum)

Araştırmacılar Mars’ın kaybetmiş olduğu suyun eşit bir halde yüzeye dağıtılmasıyla elde edilmiş “küresel eşdeğer katman” ölçümüne bakılırsa toplamda 380 ila 1970 metrelik su kaybetmiş olduğu sonucuna vardılar. Mevzuyla ilgili büyük bir bilinmeyen kısım ise, Mars’ın kabuğundaki boşlukların ne kadarını suyun doldurmuş olduğu. Kim bilir 1000 metrelik bir kısım da bu boşlukları dolduruyor olabilir.

Mars’ın bir zamanlar ne kadar suya haiz bulunduğunu idrak etmek için kendi gezegenimizi referans olarak alabiliriz. Eğer Dünya’yı ve Dünya’nın kabuğundaki tüm suyu alıp, Mars’ın boyutu ve kütlesiyle oranlasaydık, bu küresel su katmanı Mars’ın yüzeyini 1400 metre yükseklikte kaplıyor olacaktı.

Kısacası Mars’ın neredeyse Dünya’daki kadar hacimde su barındırdığı düşünülüyor. Hesaplanan suyun da aynı anda Mars’ın yüzeyinde olması düşük küçük bir ihtimal, sadece Jakosky bu mevzuda “Mars’ın geçmişinde illa ki bir ara yüzeyde bu su bulunuyordu.” diyor.

“Bu kadar su, Mars’ı yaşanabilir bir hale getirirdi.”

Gene de, yitik su kaynaklarına dair bu kanıtlar, kurumuş çukurlarla dolu bir Mars manzarası ve geçmişteki dere ve göl kanıtlarıyla birleştiğinde, Mars’ın erken dönemlerinde su ile dolup taştığını gösteriyor. Mars’ta mikrobik yaşamın var olduğuna dair bugüne dek bulunmuş hiçbir kanıt yok, sadece tüm bu suyun muhtemelen ilkel organizmaların evrimleşmesi için uygun bir ortam yaratmış olması ihtimaller içinde.

Jakosky de bunu şu sözlerle destekliyor: “Su yaşamın varolması için lüzumlu bileşenlerden. Bu kadar su, Mars’ı yaşanabilir bir hale getirirdi.”

NASA’nın Perseverance aracı benzer biçimde Mars görevleri, bu uzak çölleşmiş dünyada, geçmişte varolması olası yaşamın izlerini aramaya devam ediyor.


Mark Kaufman’ın haberini Özgür Yıldız Türkçeleştirdi.