Adil Hafızanın Işığında Osmanlı’nın Son Savaşı, 2. Meşrutiyet’in İlanı’ndan sonrasında ülkenin içinde bulunmuş olduğu duruma bir ışık tutmayı amaçlıyor. 1908 senesinde duyuru edilen 2. Meşrutiyet ile beraber değişen siyasal dengeler ve ülkenin bilhassa dış politika alanında savaşım etmek zorunda kalmış olduğu büyük sınamalara Adil Hafızanın Işığında Osmanlı’nın Son Savaşı ışık tutuyor.

1908’de 2. Meşrutiyet’in ilanından sonrasında yaşanmış olan gelişmeler ışığında devrin İngiliz Hükumeti’nin, Osmanlı’ya karşı sergilediği tutum kitabın giriş bölümünde mühim bir yer tutuyor. 19. yüzyılın sonlarında İngiliz siyasetine yön vermiş adlardan kabul edilen başbakan Gladstone’un politikalarından izler taşıyan bu 20. yüzyılın başındaki tutum, İngiliz siyasetinin Osmanlı’ya karşı takındığı negatif, hatta düşmanlığa varan davranışları sergilemesi açısından dikkat çekici.

Birinci Dünya Savaşı’nın başlangıcından ilkin 1912’deki Balkan Savaşları derhal öncesindeki Trablusgarp Savaşı, Osmanlı’yı oldukça yıpratmış, sınırlarını küçültmüştü. Avrupa’da Edirne’ye kadar olan tüm topraklarını yitirmiş olan Osmanlı’nın içinde bulunmuş olduğu zor koşullarla karşın Birinci Dünya Savaşı’nda yer almayı tercih etmesi de kitabın başlıca mevzularından biri.

Özellike Balkan Savaşları esnasında Avrupa siyasetinin tutumu Osmanlıların tamamen Avrupa toprakları dışına itilmesi yönünde şekillendiği ve bu doğrultuda da Balkanlarda ufak devletlerin oluşumunu desteklediğini görmekteyiz. Bosna-Hersek’in Avusturya tarafınca ilhakıyla süregelen bu süreç, Balkan Savaşları’nda Osmanlı’nın Edirne hattına çekilmesine kadar devam etmişti.

Balkan Savaşları’nı izleyen süreçte patlak veren Birinci Dünya Savaşı, Osmanlı’yı Balkanlar haricinde bu sefer de Anadolu ve Ortadoğu’da cenk çemberinin içine çekmişti. Çanakkale Cephesinde yaşanmış olan savaşlar kadar bu devrin diplomasisi de gene kitapta geniş yer buluyor.

Bu zamanda Osmanlı’nın Alman İmparatorluğu, Britanya, Fransa ve Rusya Çarlığı ile diplomatik ilişkileri ve çekişmeleri kitapta garip anektotlarla okura sunuluyor. Osmanlı’nın Avrupalı müttefikleri ve düşmanlarıyla olan ilişkileri detaylı bir halde ele alınıyor.

Büyükelçi Altay Cengizer’in araştırmalarının eseri olan Adil Hafızanın Işığında Osmanlı’nın Son Savaşı” Ötüken etiketiyle raflardaki yerini aldı.

İhsan DİNDAR