Balıklar kendi içinde ise beş türe ayrılmaktadır. Bunların başlangıcında ”Kıkırdaklı” ve ”kemikli balıklar” yer ediniyor. Akciğerli ve fosil balıklar da birçok dünyanın değişik deniz ve okyanuslarında yaşıyor. Bu türler içinde en ender olanı ise ”çenesiz balıklar” ismiyle bilinmektedir.

Balık Türleri ve İsimleri

  • Kılıç
  • Tekir
  • Kefal
  • Lüfer
  • Hamsi
  • Çıpura
  • Mezgit
  • Kolyos
  • İzmarit
  • Kalkan
  • İstavrit
  • Karagöz
  • Palamut
  • Dil balığı
  • Sardalya
  • Uskumru
  • Kırlangıç
  • Barbunya
  • Akdeniz Midyesi
  • Tarança
  • Sinarit
  • Levrek
  • Minekop
  • Eşkine

Balık Çeşitleri ve Özellikleri Nedir?

Kılıç

Kılıç benzer biçimde üst çenesi, lacivert-siyah sırt rengi ile tanınan bu balığın akrabası Marlin bizim sularımızda bulunmaz. Daha oldukca atlas okyanusunda Bermuda civarında bulunan bu balık pişince pembemsi et rengi, kafadan kuyruğa kadar uzanan sırt yüzgeci ve yuvarlak yerine yassı üst çenesiyle kılıçtan ayrılır.

Tekir

Barbunyaya oldukca benzeyen ve yakın akrabası olan bu balık tüm denizlerimizde avlanır. Karadeniz ve Marmara’da avlanılanlar 6 ile 10 santimetre arasındadır. Ege ve Akdeniz’de ise boyları barbunyayı yakalar. Çene altı bıyıklarının uzunluğu, küt kafası ve birinci sırt yüzgecindeki sarı-siyah benekleri ile barbunyadan ayrılır.

Kefal

Yaz ayları haricinde leziz olan pullu ve göçmen olmayan bir balıktır. Tüm denizlerimizde yetişir.

Lüfer

Balık çeşitleri içinde en kuvvetli çeneye haiz ilk 5 balıktan biridir. Evrimleşme sonucunda avlanma kabiliyetleri son aşama gelişmiştir. Avlanırken aynı anda hem çenesini hem de dişlerini kullanabilir.

Hamsi

Gözlerinin gerisine kayan ağzı ile yivrilmiş burnu ile yakın akrabası Sardalya’dan kolaylıkla ayrılır. Gümüş balığı da hamsinin akrabasıdır. Boyu averaj 12 santimetre olup azami 18-20 santimetre’ye kadar büyürler ve oldukca büyük sürüler halinde gezerler. Karadeniz Hamsisi Azak ve Karadeniz olmak suretiyle ikiye ayrılır.

Çipura

Çipura çoğu zaman sıcak denizleri sever ve büyük oranda Akdeniz’de yaşar. Alt türleri boyları ve fizyolojik özelliklerine bağlı olarak üç çeşide ayrılıyor. Lidaki ismiyle malum bu balıkların ince ve kalınca lidaki adıyla tanımlanan çeşitleri de Ege, Karadeniz ve Akdeniz’de yaşamaktadır.

Mezgit

Tavuk balığı olarak da malum mezgit tüm denizlerimizde bulunmakla birlikte en oldukca Karadeniz’de bulunur. Yaz hariç sürekli yumurtalı durumdadır. Yumurtalı tavası, domatesli sotesi güzel olur.

Kolyos

Avrupa mutfağında mühim bir yere haiz olan kolyoz, vatanımızda de giderek artan bir rağbet oranıyla pişiriliyor. Eti leziz olmasına karşın temizlenmesi zor olsa gerek ve ustalaşmış yardım almak gerekebilir. Görünümü ve fizyolojik özellikleri uskumruya benzese de bu balıklara oranla oldukca daha ender bulunur ve tutarları daha yüksektir.

İzmarit

Sularımızda iki türü vardır: Menekşe İzmarit ve İstargilos. İzmaritin erkekleri dişilerinden daha iri olurlar. Dişiler 20 santimetre civarında olurken erkekler 25 santimetre’ye kadar uzayabilirler. İzmarit midye, deniz solucanı ve balık yumurtaları ile beslenen bir dip balığıdır. Et beyaz ve son aşama lezzetlidir.

Kalkan

Karadeniz’in bu meşhur balığı tüm yassı, oval vücudu, bir tarafı siyaha yakın, öteki tarafı beyaz rengi ve beyaz tarafındaki düğmeleri ile tanınır. Her iki tarafı da siyah olan kaya kalkanına da nadiren rastlanır. Kaya kalkanı daha oldukca Sinop ve Samsun yörelerinde çıkar. İstanbul Boğazı’nın kuzeyinde, Karadeniz’in batısında avlanan kalkan bir tarafı siyah olan bir tarafı beyaz bayağı kalkandır. Kalkan Karadeniz içinde kışın kuzeyden güneye göç eder. Her mevsimde avlanan kalkan tüm yıl süresince yenebilir.

İstavrit

Ağzı öne uzayabilen, dişleri ince, gözleri iri, kuyruğu derin çatallı ve vücudu iğ biçiminde olan göçmen bir balıktır. Marmara, Ege ve Karadeniz’de yaşayan yerli türleri de vardır. Marmara’da 15-20 santimetre, Ege’de 30 santimetre civarında olurlar. Marmara’da boyu 10 santimetre’nin altında olan minik istavritlere Kıraça denir.

Karadeniz’in doğusunda istavritler palamut büyüklüğünde 50 santimetre olurlar. Sarı kuyruk istavrit ve sarı kanat istavrit olarak adlandırılan tipi sularımızda en oldukca bulunan türdür. İstavritler sonbaharda Marmara’ya inerler mayıstan itibaren Karadeniz’e geri dönmeye başlarlar.

Karagöz

Çipuranın yakın akrabası olan Karagöz elips şeklinde, yassı, gümüşi pulları olan yerli bir balıktır. Baltabaş, sivri gaga, sagos ve mırmır benzer biçimde çeşitleri vardır. Averaj 20-25 santimetre , en 50 santimetre uzunlukta olur. Yazın taşlık ve yosunluk, midyesi bolca yerlerde yaşar. Kışın derin sulara çekilir.

Palamut

Uskumru, Torik ve Orkinosu içeren bir familyadandır. Sürüler halinde yaşayan pulsuz siyah etli bir göçmen balıktır. Sırtı çizgili, karnı gümüş rengindedir. Uzunluğu 1 metreye kadar varır. Bu familyanın çeşitleri tüm denizlerimizde görülmekle beraber en lezzetlileri Karadeniz ve Marmara’da avlanılan tipleridir. Karadeniz ve Marmara Palamutunda baştan kuyruğa doğru muntazam çizgiler halinde giden, dördü koyu, üçü açık menevişli 7 tane band bulunur. Ege’de yaşayan, tombik, benekli orkinos ve yazılı orkinos adları alan yakın akrabasında ise sırttan karına doğru dalgalar halinde gene minimum 16 tane alacalı bant ile karın civarında minimum üç tane siyah benek bulunur.

Dil Balığı

Dil balıkları, aşırı yassı, oval vücutlu, asimetrik küçük ağızlı balıklardır. Çoğu zaman açık kahverengi tonlarında olan bu balıkların üzerlerinde siyah, beyaz benekler vardır. Bu balıklar oldukca fazla hareket eden canlılar değillerdir. Bu sebeple oldukca fazla göç yapmamaktadırlar. Genel anlamda suyun diplerinde yaşarlar ve boyları 20 ila 25 santimetre arasındadır. Dil balıkları kamuflaj kabiliyetine haizdir.

Dil Balıkları beslenme usulleri olarak denizin dibinde yaşayan omurgasız canlıları yiyerek hayatta kalır. Bununla beraber kendinden küçük balıkları ve böcekleri de yiyebilir. Omega 3 açısından son aşama varlıklı olan dil balıkları, minimum 10 metre derinlikteki sularda yaşamakla beraber bu derinlik miktarı 500 metreye kadar bile çıkabilir. Çoğu zaman daha oldukca 100-500 metre arasındaki derinliklerde, dip sularda yaşamaktadır.

Sardalya

Sardina (Sardina pilchardus) monotipik cins Sardina’da bir Işınsal yüzgeçlilere ilişkin balık türüdür. Türlerin gençleri, kimi zaman sardalye isminde olan birçok balık arasındadır. Bu yaygın tür, kuzeybatı Atlantik, Akdeniz ve Karadeniz’de 10–100 m (33–328 ft) derinliklerinde bulunur. Clupeidae ve Ringa benzer biçimde 27,5 santimetre (10,8 inç) uzunluğa ulaşır ve çoğunlukla planktonik kabuklular ile beslenir. Bu okul türü, her dişinin 50.000 – 60.000 yumurta bıraktığı toplu bir yumurtlayıcıdır.

Uskumru

Uskumru, Uskumrugiller familyasına adını vermiş olan, bu familyanın örnek balığıdır.

Vücut iğ şeklindedir. Sırtta aşağıya doğru inen açık yada koyu yeşilimsi-mavi, üstü lekeli bantlar vardır. Başta beyin görünmez, karın tarafı açık gümüşi renktedir. Tüm yüzgeçler yumuşak ışınlı olup, gözler kolyoza gore daha ufaktır. Kolyozdan kafada ve vücutta bulunan pulların tekdüze, sırt yüzgecindeki dikenleri daha oldukca sayıda (11-13), pulları ve yanlarının altında koyu esmer lekeler ve hava kesesi olmayışı ile ayrılır. 8 ila 11 yıl içinde yaşarlar.

Büyüklüğü averaj 30–35 santimetre’dir, maksimum 50 santimetre olur. Averaj ağırlığı 200-500 gram civarındadır. Şimal ABD sahilerinde, Şimal Denizi, Akdeniz, Ege Denizi, Marmara Denizi ve Karadeniz’de yaşar.

Kırlangıç

Tüm denizlerimizde bulunan kırlangıç averaj 25-30 santimetre olup nadiren 75 santimetre’ye kadar uzayanlarına da rastlanır. Sırt rengi kırmızı pembe, karın ise pembe yada beyazdır. Yakın akrabası olan öksüzden, bu balığın pembe-gri yada topyekün gri sırtı ve öksüzün ördek kafasını çağrıştıran ağız yapısı ile ayrılır. Her ikisi de leziz olup çoğu zaman kırlangıç tercih edilir. Fazlaca gelişmiş solungaçları ve gırtlak yapısı sebebiyle uğultu, inilti benzer biçimde değişik şekilde frekanslarda ses çıkarır. Bu ses sebebiyle bir oldukca balıkçı tarafınca inleyen balık diye adlandırılır.

Barbunya

Denizlerimizin bu tatlı balığı çoğu zaman Ege ve Akdeniz’de bulunur. Yeni bir balık türü olan barbunya sıcak ve ılık denizlerin kıyıya yakın olan kumlu ve çamurlu deniz diplerinde, azca olmakla birlikte kayalık yerlerde yaşar. Genel anlamda 17 ile 20 santimetre içinde olup nadiren 40 santimetre’ye kadar çıkar. Kaya barbunyası, kum barbunyası, ot barbunyası ve paşa barbunyası diye dört çeşiti vardır. Bunların içinde en makbulü kaya barbunyasıdır. Sırtı kırmızı ve karın kısmı beyaz olan kaya barbununun sırtında asla gri kir bulunmaz. Kum ve ot barbunyasında ise sırt gri ile kırmızı renklerin karmaşası halindedir. Paşa barbununun her iki yanında çeneden kuyruğa doğru sarı bir şerit bulunur. Tekir ile oldukca karıştırılan bu balığın en leziz zamanı temmuz ve ekim ayları arasıdır.

Akdeniz Midyesi

Ergin boyları ortalama 10 santimetre olabilir. Çoğu zaman kıyıya yakın sığ bölgelerde bulunurlar ve 80 metre derinliklere kadar bulunabilirler. Bulundukları ortamdaki organik maddelerle beslenip her türlü mineral maddeleri de filter beslek özellikleri sebebiyle sindirirler. Akıntının kuvvetli olduğu ılıman denizlerde geniş bir yayılım gösterirler. Filter beslek özelliğinden dolayı, ortamdaki kirlilik etmeni olan her türlü mikro düzeyde maddeyi de sindirim sistemi ve kas sistemine edebilecek kapasitededir. Bu ortam kirliliği domestik atıklar (kanalizasyon atıkları, evsel atıklar vs.) ve endüstriyel (Ağır metaller, demir, kobalt, bakır vs) bilhassa midye dolma pişiminde sindirim sistemi ve solungaçları temizlenmeyeceği için bu şekilde pişirilerek sunulan midyeleri azca tüketmek sıhhat açısından önemlidir.

Tarança ve Sinarit

Tarança çoğu zaman sinaritlerin irisi için kullanılan bir isimdir. Lagos ve orfozla büyük benzerlik gösterirlerse de ayrı familyalara mensupturlar.

Levrek, Minekop ve Eşkine

12 değişik türden meydana gelen bu familya ılık ve tropik suların sığ kesimlerinde yaşar. Vücutları iğ biçiminde ve taraftan hafifçe basıktır. Pulları oldukça iri olan levreklerin yanları genel anlamda beyaz, alt bölümleri gümüşi, alt yüzgeci ise sarımsıdır. En irileri bir metreyi geçebilir. Ülkemiz denizlerimizde 20 ile 60 santimetre içinde olabilirler. Bayağı levrek ve benekli levrek olmak suretiyle mevcut iki tipi bulunur. Sırtlarındaki oldukca sayıda benek ile ayrılırlar. Benekli levrek cenup ege ve Akdeniz’de bayağı levrek ise tüm denizlerimizde görülür.

Karadeniz’de kötek olarak da malum minekopta bu familyanın öteki bir türüdür. Eşkineye oldukca benzeyen minekoplar 30-80 santimetre içinde olur. 1 metreden büyük ve 20-25 kilogram olanlarına da rastlanmıştır. Erişkinler kıyıya yakın kayalık dipleri, yavrular ise akarsu ağızlarını tercih ederler. Parlak mavimsi-gri renkteki vücudu sırttan karına doğru inen sarı menevişli çizgilerle bezenmiştir. Karnı gümüşi beyazdır.

Eşkine ise tüm denizlerimizde görülen kıyıya yakın kayalık diplerde yaşayan bir türdür. Averaj 30 santimetre ve 600 gr dır. 3-4 kilogram lik irilerine de rastlanmıştır. Sırtı kamburumsudur ve koyu kahve ile lacivert arası bir renktedir. Karnı ise sarı-beyaz menevişlidir. Başının içinde gözlerinin arkasında her biri 4-5 gramlık beyaz taş bulunur. Genel anlamda tek gezen, geceleri avlanan ve oyuklar içinde süzülürcesine dolaşan bu balığın başlıca besini karides ve yavru balıklardır.