Geçtiğimiz yıl Apple etkinliğinde arama yanıtlamak için parmaklarınızı birbirine iki kez dokundurmanızın yettiği Apple Watch’un “Double Tap” özelliği gösterildiğinde şovun yıldızı haline gelmişti. Sadece bu özelliğin sınırı olan kullanımı canları sıkmıştı.

Bu “jest” teknolojisinin potansiyelini açığa çıkarmaya hazırlanan Doublepoint Technologies, şu an devam etmekte olan CES 2024 fuarından ilkin garip bir ürününü tanıttı. Helsinki’de bulunan startup, bu teknolojiyi Android saatler için geliştirdiği “Wow Mouse” uygulamasıyla gösteriyor. Uygulama bir tek akıllı cihazlarınızı jestlerle denetim etmenizi sağlamakla kalmıyor, telefonlar, tabletler ve bilgisayarlar benzer biçimde cihazlara anlık Bluetooth bağlantısı da sunuyor.

Algoritma tutma ve sürükleme benzer biçimde parmak hareketlerini algılayabiliyor.
Credit: Doublepoint Technologies

Doublepoint’i denedik

Doublepoint ekibi CES öncesinde düzenledikleri etkinlikte bizlere bir izlenme meydana getirecek kadar nazik davrandı. İki demo’dan birinde en etkisi altına alan olanı akıllı lamba kontrolüydü. Akıllı saati takarken bileğinizi döndürdüğünüzde, lambaların parlaklığını ayarlayabiliyordunuz. Işık kontrolüyle kullanıcının hareketleri içinde neredeyse asla gecikme yoktu. Işığı parmağınızı ona doğrulttuğunuzda açabiliyor, bileğin süratli bir hareketiyle kapatabiliyordunuz.

A demostration of the Doublepoint's advanced gesture tech at work.

Doublepoint’in gelişmiş jest teknolojisinin bir demosu.

All you need is a simple flick of the wrist.

Tek yapmanız ihtiyaç duyulan bileğinizi çevirmek.

Buna ek olarak Doublepoint’in gösterdiklerinden biri de parmaklarınızı birbirine ne kadar bastırdığınızı gösteren bir saatti. Parmaklarınıza uyguladığınız gücü düzey olarak gösteren bir bara sahipti.

Doublepoint sektörde başka kimsenin bu tür bir teknoloji geliştirmediğini söylüyor.
Credit: Chance Townsend / Mashable

Doublepoint’in başarısının arkasında, artık WearOS akıllı saatlerle tamamen uyumlu olan, yeni ve güncel jest tespit algoritması yer ediniyor.

Doublepoint’in CEO’su Ohto Pentikäinen, algoritmalarını halihazırdaki cihazlarla kesintisiz olarak entegre halde çalışacak şekilde tasarladıklarını söylüyor. Böylece geliştiriciler ve üreticiler, kullanıcı deneyimlerini iyileştirmek için sıfırdan adım atmak zorunda kalmıyor.


Chance Towsend’in makalesini Özgür Yıldız Türkçeleştirdi.