[ad_1]


Firar:
Bunu senin bildiğini zannetmiyorum hayatım
Hayatım karanlıklara sarılmakla aşıldı
Kaçındım,kaçırdım
3 gün 4 gece Firar’dım
Genelde içime ağlardım ben;
Ara sokaklar hep dardır.
Varsa annen bir de yardır
Önün çukur, elin kanlı.
Tekme tokat paralandın
Yeri geldi; yara aldın.
Nara atsan fayda etmez
Çünkü yolda yalnız kaldın
Ben benim diyen adamların
bildiklerini de hep var sandın
Kovaladım, kovalandım
Kadıköy Kumkapı tünel hattı
Seratoninlerime level atlattım
Onlar yapamadı, ben patlattım
Ver eline GEVEZE’yi çalışsın
İstersen ortam karışsın
Bütün kahpeler barışsın
Beklenen savaş başlasın!

Sansar:

Hiç bir şeye halim, enerjim yok.
Depresyon, keyfim bok gibi
Yarınım endişe, bugünüm terane
Sokağım virane kafam cinayet
Bi yoluna bak sen
Gidemezsem, uykuya rüyaya yine gidemezsem
Bilemezsin, olanımı bitenimi
İhanet edenimi, bugün ölemem ben.
Duramam ben, durduran eller;
unutmadığımız hakaretler!
Mahvolmuş gibi gelecekler,
Kahrolsun yozlaşan işte.
Zorlar seni aklı sevişte,
bir sürtük enişte karın da bu işte
Bir işte, bir evde bir evde, bir işte
Bir işte, bir evde bir evde, bir işte
Nasıl iş be?
Gerimizde, kalanına “merhaba” de değişmemişse
Yozlaşır insan gelişmemişse!

[ad_2]