Hürrem Sultan Kimdir – Hürrem Sultan Hakkında Bilgi – Alexandra Lisowska

Hürrem Sultan ya da Hürrem Haseki Sultan (d.1500 veya 1506 – ö. 1558) doğum adı: Aleksandra Lisowska, Osmanlıca adı: خرم سلطان, Avrupa’da tanındığı ad: Roxelana. Osmanlı padişahı I. Süleyman’ın eşi ve sonraki padişah II. Selim’in annesidir. Bir Osmanlı padişahıyla nikâhla evlenmiş ilk kadın olma ayrıcalığını taşır.
Lehistan Krallığı’nın sınırları içerisinde bulunan Rohatyn’da doğdu. 14 yaşındayken Tatar akıncılar tarafından 1520 tarihinde Rohatyn’den kaçırılmış, Kırım Hanı’nın himayesine girmiştir daha sonra Osmanlı sarayına sunulmuştur.

16. yüzyıl kaynaklarına göre kızlık ismi bilinmiyordu. Ama daha sonraki kayıtlara göre mesela 19. yüzyılın Ukrayna’daki ilk kayıtlarına göre Anastasia (Kısaca Nastia) Polonyalıların geleneğinde, Aleksandra Lisowska olarak bilinir. Genelde Hürrem Sultan ya da Hürrem balsaq sultan olarak bilinirdi; Avrupa dillerinde Roxolena, Roxolana,Roxelane, Rossa, Ruziac, Türkçe’de Hürrem (Farsça kökenliخرم Khurram), neşeli olan kişi ve (Arapçada Karima -كريمة) Soylu olan kişianlamına gelir. Roxelana, onun gerçek ismi olmayabilir ama takma adı onun Ukraynalı soyuna ait olan (Günümüze ait yaygın isim Ruslana) ve doğu slav ismi olan, Roxolany ya da Roxelany, şimdiki Ukrayna halkında 15. yüzyıldan sonra kullanılıyordu.

Hürrem Sultan İlk nikah kıydırtan sultandır .Hürrem Sultan Cariye maaşı alıyordu ve sarayda yaşadığı için bu paraya ihtiyacı yoktu bu yüzden diğer cariyeler gibi parasını bağışlamak istedi ve bağışınıda Mekke’ye yapmak istedi.Kölelerin dini yerlere (Mekke,Medine vb)bağış yapması dinen günahtı bu yüzden Kanunuden onu Azat etmesini rica etti ve sebebini açıkladı Kanunide bağış için Hürrem sultanı azat etti .Hürrem artık cariye değildi,Bir gün kanuni Hürrem Sultanı odasına çağırttı ama Hürrem bu teklifi redetti Kanuniye artık ben sizin malınız değilim Beni kölelikten azat ettiniz sizinle beraber olmam zinaya girer dedi Ve bu nedenle Kanuni Sultan Süleyman Hürrem Sultanı nikahına Almak zoruna kaldı . Hürrem Sultan, sarayda özel bir eğitim gördü. Güzelliği zekası ve becerisi ile padişahın dikkatini çekmeyi bildi. Harem kadınları ve saray ileri gelenleri arasında da kendine yer edindi. Hürrem Sultan saraya geldiğinde Kanuni’nin Manisa valisi iken birlikte olduğu Mahidevran Sultan’dan Mustafa isimli bir oğlu vardı.( onunla evlenmemiştir). Mustafa zamanla çok sevilen bir şehzade haline geldi. Mustafa’nın Kanuni’den sonra padişah olmasına kesin gözüyle bakılıyordu. Bu da Mahidevran Sultan’ın Valide Sultan olacağı anlamına geliyordu. Oysa Hürrem Sultan her bakımdan Mahidevran Sultan’ın önüne geçti.

Hürrem Sultan, Kanuni Sultan Süleyman’a bir kız, dört oğlan çocuğu doğurdu. En büyük oğlu Mehmet Şehzade tahta çıkamadan öldürüldü. İkinci oğlu Selim tahta çıktı. Diğer çocukları da Beyazıt ve Cihangir Şehzadelerdir. Kızı Mihrimah Sultan’ı Vezir-i Azam Rüstem Paşa ile evlendirerek Vezir-i Azam’la bir ittifak oluşturdu. Kanuni, yeniçeriler tarafından çok sevilen oğlu Mustafa’yı kendisini tahttan indirmeyi planladığı inancıyla öldürttü. Hürrem Sultan’ın Kanuni’yi bu kararda etkilediği inancı yaygındır. Şehzade Mustafa’nın öldürülmesinden sonra Mahidevran Sultan iyice gözden düştü. Yaşamının büyük bir bölümünü fakir olarak oğlunun mezarının bulunduğu Bursa’da geçirdi. Ancak Hürrem Sultan’ın ölümünden sonra Hürrem Sultan’ın oğlu padişah II. Selim Mahidevran Sultan’a maaş bağlattı ve oğlu Mustafa’nın türbesini yaptırttı.

Devlet yönetiminde etkili olan Hürrem Sultan, İran savaşını destekledi. Ruslar ve Lehlerle barış içinde yaşanılmasını sağladı. Bu dönemde Ruslar Kazan ve Astrahan Hanlıklarına hakim olup doğuya doğru yayılmaya başladılar.

Hürrem Sultan 18 Nisan 1558 tarihinde eşi Kanuni Sultan Süleyman’dan 8 sene önce 52 yaşındayken öldü. Oğlu II. Selim’in tahta çıkışını göremedi. Süleymaniye Camisi Külliyesi içinde kendisi için yaptırılan türbeye gömüldü. Türbenin iç duvarları bir cennet bahçesini tasvir eden İznik çinileriyle kaplıdır.

Hürrem Sultan İstanbul’da günümüzde onun adıyla anılan Haseki semtinde, Mimar Sinan’a Haseki Külliyesini yaptırmıştır. 1538-1550 yılları arasında inşaatı tamamlanan külliyenin içinde bir hamam, medrese ve hastane bulunmaktadır. Günümüzde T.C. Sağlık Bakanlığı Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi olarak tanınan bu hastane Türkiye’de kesintisiz hizmet vermekte olan en eski hastane olma özelliğini taşır.

Hürrem Sultan ayrıca Ayasofya Camii civarında yardıma muhtaç ve fakirlerin karnını doyurmak için bir mutfak yaptırtmıştır.

Hürrem Sultan Avrupa’da, modern Türkiye’de ve batıda birçok resim, müzik ve bale gibi tarihi çalışmalara konu olmuştur. Mesela Joseph Haydn’in 63. senfonisini örnek verebiliriz. Eserler Ukraynalılar tarafından yazılmıştır ama genelde İngilizce, Almanca ve Fransızcadır.

Hürrem Sultan Anıtı

Hürrem Sultan’ın doğduğu yer olduğuna inanılan Ukrayna’nın Rohatyn kentinde bir Hürrem Sultan anıtı bulunmaktadır. 2007 yılında, Ukrayna’daki bir liman kenti olan Mariupol’daki Tatarlar Hürrem Sultan’ın onuruna bir cami açmıştır.