1906 yılında Mısır’da doğmuştur. Köklü ve varlıklı bir ailenin dört çocuğundan biri olarak büyümüş, zekası ve çalışkanlığı sebebiyle başarılı bir öğrenim hayatı geçirmiş, sonra Kahire’de yazarlık yapmaya başlamıştır. Hemen her sahada kalemini başarıyla kullanan Seyyid Kutup, bir ara eğitim kastıyla Amerika’ya gönderilmiş ve burada iken Hasan El Benna’nın şehadet haberini alınca, İhvan-ı Müslimîn’e katılmaya karar vermiştir. Nitekim 1950 yılında Mısır’a döndükten sonra çalışmalarını daha çok, Müslüman Kardeşler Teşkilatı’nın ilerlemesi ve Hasan el Benna’nın görüş ve düşüncelerinin yaygınlaşmasına teksif etmiştir. Tabi yazılan ve mücadelesi sebebiyle tutuklanarak hapse atılmıştır.

15 sene kadar süren mahpusluğunun 10 senesi hapishane hastanesinde geçen Seyyid Kutup, burada hiç durmadan çalışarak en büyük eseri sayılan Fî Zilâli’l- Kuran (Kur’anın Gölgesinde) isimli tefsirini yazmıştır.
Yapılan mahkemeler sonunda, onun insanları devlete karşı kışkırtıp karışıklık çıkardığına karar verilerek idamına hükmedilince, o bunu durdurmak için herhangi bir mücadeleye girişmemiş, hatta kendisinden, özür dilerse idam cezasını kaldıracağını söyleyen Mısır Devlet Başkanı Nasır’a “Ben Allah yolunda yaptığım iş için özür dilemem!” cevabını vermiştir.
29 Ağustos 1966’da, iki arkadaşıyla birlikte asılarak idam edilen Seyyid Kutup bu sırada 60 yaşında idi. Bazı kaynaklara göre idam edilmeden hemen önce bir isteği olup olmadığı sorulmuş, iki rekat namaz kılmak istediğini söyleyip namaza durunca secdeden kalkmadığı görülmüştür.
Vazifeliler işin uzadığına kızarak onu uyarmaya geldiklerinde ruhunu teslim etmiş olduğunu görüp şaşırmışlar, buna rağmen kaldırıp idam sehbasına asmışlardır.