Fillerin kulakları neden büyüktür

Fillerin kulaklarının büyüklüğünün daha iyi işitmeleri ile bir ilgisi yoktur, kulaklar soğutucu görevi yaparlar.

Bilinmiş olduğu şeklinde filler oldukca büyük hayvanlardır ve havanın oldukca sıcak olduğu bölgelerde yaşarlar. Filin kulaklarında bir oldukca kan taşıyıcı damar vardır. Bunlar sıcak kanı kulağın yüzeyine taşırlar ve sıcaklığın buradan havaya gitmesini sağlarlar. Böylece hayvancağız kulaklarını oynatarak kendini serinlemiş hisseder.

Afrika filleri oldukca azca ağaç bulunan kurak yerlerde yaşadıklarından kulakları daha büyüktür. Asya’da bilhassa Hindistan’da ise fillerin saklanabilecekleri ağaç gölgeleri oldukca olduğundan oralarda yaşayanların kulakları daha ufak ve üçgenimsidir. Afrika filleri Asya fillerinden averaj yüzde 5 daha büyüktürler.

Bugüne dek yaşayan fillerin içinde büyüklük rekoru 4,10 metre yükseklik ve 10,7 ton ağırlık ile bir Afrika filine aittir. Fillerde dişler yeme değil de müdafa amaçlı olup Asya fillerindekiler daha ince ve uzun fakat daha hafiftirler.

Filin burnu değişikliğe uğrayarak uzamış, yakalayıcı bir hortuma dönüşmüştür. Bir insanoğlunun vücudundaki kasların sayısı 600 iken bir filin gövdesinde 50.000 kas vardır. İnsanda kalp tek bir kastan oluşmuşken gülmek için 17, çehre asmak için ise 43 kasın emek harcaması gerekir. Şu demek oluyor ki gülmek daha azca yorucudur. Fillerin kaslarının 40.000’i hortumda bulunur. Bu hortumu ile fil bir ağacı devirebilir, yerdeki bir toplu iğneyi alabilir.

Filleri öteki hayvanlardan ayıran bazı garip özellikleri vardır. Mesela fil zıplayamayan tek memeli hayvandır. Ek olarak fil insanoğlunun haricinde başı üstünde amuda kalkabilen tek hayvandır.

Filler parmak uçlarına basarak yürürler, bundan dolayı ayaklarının geri taraflarında kemik yoktur, bu bölge bir tek yağdan oluşmuştur. Bir günde 30 kilometre yüzebilirler, ayrıca hortumlarını şnorkel şeklinde kullanarak hava alabilirler. Suyun kokusunu 5 kilometre öteden alabilirler ve bir günde 250 litre su içebilirler.

Filler, bilhassa Asya filleri sakin ve uyumlu hayvanlardır. Sadece bugüne dek sirklerde ölümcül kazalara aslan ve kaplanlardan oldukca filler yol açmışlardır. Fillerin en mühim  özelliklerinden birinin kendilerine meydana getirilen bir hareketi unutmadıkları olduğu söylenir.  Bu inanış tam doğru değildir. Meydana getirilen deneylerde fillerin zor öğrenen fakat bir kere  öğrenince yaşam boyu unutmayan hayvanlar oldukları saptanmıştır.

Kendisine meydana getirilen fena bir hareketi hiçbir vakit unutmayan hayvan devedir. Kendisini  döven kim olursa olsun fırsatını bulduğunda öcünü alır. Dayak yedikten seneler sonrasında  sahibini öldüren develer görülmüştür. ‘Deve düşmanlığı’ tanımı işte bu yüzden kullanılır.